- Kategori
- Şiir
Var, var, var

Çok eskiden çok mu kolaymış herşey. İnsanlar özüne daha mı yakınmış, daha mı uzak?
Düşününce önceleri
Nasihat almak için el etek öpenler varmış
Bir nasihatle pir-ü pak olan insanlar var imiş
Bir kelime için dağ tepe aşanlar varmış
O cümleyi duymak için 40 gün aç gezenler var imiş
Kalbine değen bir söz ile yeni bir can olanlar var imiş
Bir bakışa kurban olup herşeyi yakanlar var imiş
Koşulsuz teslim olup, huzur deryasına erenler var imiş
O’na, huzura erenlerin meclisinde ölüme erenler var imiş
Herkesin Yaratıcının kulu olduğunu bilenler
Onların önünde iki büklüm olmaya ne gerek var diyenler var imiş
Herkesi O var etti deyip, iyiye kötüye gül derenler
Dikenleri yok edemese de, görmemeyi ögretenler var imiş
Dikensiz de olunur deyip, dikenlilere ışık olanlar
Mum olup erirken, çevresine ışık saçanlar var imiş
Hikmetine sual olunmaz deyip, yanlıştan kaçıp
Herşeyi bir çırpıta terk edip, O na koşanlar var imiş
O zaman var imiş
Şimdi ise
Kimsenin cümlesine kafa yormayıp, şüphe denizinde boğulanlar var
Ne dedi diye okumayıp düşünmeden, kim miş diye okuyanlar var,
Etikete tamah edip, ruhunu açanlar var
Kimlik peşinde koşup, dünyasını unutanlar var
Kalbini açmayı unutan, saflığa yüz çevirenler var
İstekleri için tapınan, madde uğruna kalbini kapatanlar var
Huzur için savaşamayacak güçsüzler var
Öğrendikleri kolay bilgi dışındakileri, yok sayanlar var
Her söylenene inanan, elle tutulan herşeyi doğru sayanlar
Yokluğu yaşamayan hiçliğe inanmayanlar var
Mutluluğun peşinde koşarken durup dinlenmeyen
Şüphenin içinde erirken kendini görmeyenler var
Kalbini açanların peşinden koşmayı unutanlar
Maddiyati olanların peşinden koşanlar var
Acaba ve keşkeler içinde kıvrananlar
Sevgiyi hiçe sayıp yapıp yakıp yıkanlar var
Biz nasıl insanlar olduk diye söylenip çırpınanlar
Kalbe ve ruha değil tene sahip olmaya çalışanlar var
Var, var