Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Eylül '17

 
Kategori
Futbol
 

Volkan Demirel

Çok sade bir kariyer; Kartalspor’da futbola başla, birkaç yıl sonra Fenerbahçe’ye transfer ol ve on beş yıl başka hiçbir yere gitme… Volkan Demirel, Fenerbahçe kalesini 2003’te bir Samsunspor maçında, Rüştü’nün sakatlanması üzerine devraldı. Aynı bayrağı Rüştü de aynı yolla Engin’den, Engin de Beşiktaş’tayken Fatih Uraz’dan almıştı. Kaderin bir cilvesi olmalı ki, bu devir teslimlerde Engin de, Rüştü de 35 yaşındaydı. Yaklaşık bir ay sonra 36’sına girecek Volkan’ın bu sezondaki ciddi düşüşü bu 35 yaş geleneğinden olmasın?

Volkan, Fenerbahçe’nin sembol isimlerinden biri oldu. Kurtarışlarıyla takımına çok maç kazandırdı, şanssız bir şekilde yollarının ayrıldığı Milli takım formasını 62 kez giydi. O kendine çok iyi baktı, pek az sakatlandı. Yanına Oğuz Dağlaroğlu, Volkan Babacan, Ertuğrul Taşkıran, Mert Günok gibi birçok ikinci, üçüncü kaleci gelse de hiçbiri ondan daha iyi olamadı.

Bugün Volkan Demirel’in, en azından Fenerbahçe’deki, kariyeri bitme noktasında. Gönül isterdi ki o yeşil sahalara veda ettiğinde sadece yukarıdaki başarıları ile anılsın. Fakat Volkan, kariyeri boyunca yaptığı açıklamalar, sergilediği davranışlar ve takındığı tavırla çok eleştirildi. Onun Fenerbahçe sevgisini kimse tartışamaz ama profesyonel bir futbolcu olup da, taraftara dahi büyük gelen sevgi sunumları yapması onu öncelikle rakip takımların gözünden düşürdü.

Bu şekilde centilmenlik dışı davranışların en kötü yanı, başarısızlık halinde kendi takım taraftarlarının da bir anda size arkasını dönüyor olması ve sizin tutunacak hiçbir dalınızın kalmamasıdır. Futbolda zaten tüm taraftarlar birbirlerine diş biliyor, bir de rakip takımda Volkan gibi “antipatik” bir isim olunca bu sivri dişler o isme ve o isim üzerinden camialara kolaylıkla batırılıyor. Mesela bir maçta kalçanızla top tutarken, diğer maçta o top aynı kalçaya çarpıp gol olduğunda ister istemez espri malzemesi oluyorsunuz ve o anda kötü olduğunuz için camianız da size sahip çıkmıyor.

Volkan’ın Türk futboluna verdiği mesaj şu: kısa vadeli mutluluk veya eğlenceler için uzun vadedeki saygınlığınızı azaltacak veya onu tamamen yok edecek centilmenlik dışı işlere girmeyin. Melo değil Gomis, Kuarezma değil Atiba olun. Öyle olun ki emeklilik hayatınız da futbolculuk yaşamınız kadar güzel geçsin.   

can.nizamoglu@gmail.com   

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..