Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

08 Temmuz '18

 
Kategori
Değerleme
 

Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi

Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi
 

Vurulduk ey halkım unutma bizi:(


Dağ gibi karayağız birer delikanlıydık
Babamız sırtında yük taşıyarak getirirdi aşımızı ekmeğimizi
Arabalar şırıl şırıl ışıklarıyla caddelerden geçerken
Bizler bir mumun ışığında bitirdik kitaplarımızı
Kendimiz gibi yaşayan binlerce yoksulun yüreğini
Yüreğimizde yaşayarak katıldık o büyük kavgaya
Ecelsiz öldürüldük
Dövüldük vurulduk asıldık…
Vurulduk ey halkım unutma bizi
Yoksulluğun bükemediği bileklerimize çelik kelepçeler takıldı
İşkence hücrelerinde sabahladık kaç kez
İsteseydik diplomalarımızı mor binlikler getiren birer senet gibi kullanırdık
Mimardık mühendistik doktorduk avukattık
Yazlık kışlık katlarımız arabalarımız olurdu
Yüreğimiz işçiyle birlikte attı köylüyle birlikte attı…
Yaşamımızın en güzel yıllarını birer taze çiçek gibi verdik topluma
Bizleri yok etmek istediler hep

Öldürüldük ey halkım unutma bizi
Fidan gibi genç kızlardık
Hayat şakırdayan bir şelale gibi akardı göz bebeklerimizden
Yirmi yaşında yirmi bir yaşında yirmi iki yaşında
İşkencecilerin acımasız ellerine terkedildik
Direndik küçücük yüreğimizle direndik genç kızlık gururumuzla
Tükürülesi suratlarına karşı bahar çiçekleri gibi
Taptaze inançlarımızı fırlattık boş birer eldiven gibi
Utanmadılar insanlıklarından utanmadılar erkekliklerinden
Hücrelere atıldık ey halkım unutma bizi.
Ölümcül hastaydık
Bağırsaklarımız düğümlenmişti
Hipokrat yemini etmiş
Doktor kimlikli işkencecilerin elinde öldürüldük acımaksızın
Gelinliklerimizin ütüsü bozulmamıştı daha
Cezaevlerine kilitlenmiş kocalarımızın taptaze duygularına
Birer mezar taşı gibi savrulduk
Vicdan sustu
Hukuk sustu.
İnsanlık sustu
Göz göre göre öldürüldük ey halkım unutma bizi

Kanserdik
Ölüm her gün bir sinsi yılan gibi dolaşıyordu derilerimizde
Uydurma davalarla kapattılar hücrelere
Hastaydık
Yurtdışına gitseydik kurtulurduk belki
Bir buçuk yaşındaki kızlarımızı öksüz bırakmazdık
Önce kolumuzu omuz başından keserek
Yurtseverlik borcumuzun diyeti olarak fırlattık attık
Önlerine
Sonra da otuz iki yaşında bırakıp gittik bu dünyayı ecelsiz

Öldürüldük ey halkım unutma bizi
Giresun'daki yoksul köylüler sizin için öldük
Ege'deki tütün işçileri sizin için öldük
Doğu'daki topraksız köylüler sizin için öldük
İstanbul'daki Ankara'daki işçiler sizin için öldük…
Adana'da paramparça elleriyle ak pamuk toplayan işçiler sizin için öldük
Vurulduk asıldık öldürüldük ey halkım unutma bizi
Bağımsızlık Mustafa Kemal'den armağandı bize
Emperyalizmin ahtapot kollarına teslim edilen ülkemizin
Bağımsızlığı için kan döktük sokaklara…
Mezar taşlarımıza basa basa devleri yönetenler gizli emellerle
Başlarımızı ezmek
Kanlarımızı emmek istediler
Amerikan üsleri kaldırılsın dedik sokak ortasında sorgusuz sualsiz vurdular
Yirmi iki yaşlarındaydık öldürüldüğümüzde ey halkım unutma bizi
Yabancı petrol şirketlerine karşı devletimizi savunduk komünist dediler
Ülkemiz bağımsız değil dedik kelepçeyle geldiler üstümüze…
Kurtuluş Savaşı'nda emperyalizme karşı dalgalandırdığımız
Bayrağımızı daha da dik tutabilmekti çabamız
Bir kez dinlemediler bizi
Bir kez anlamak istemediler

Vurulduk ey halkım unutma bizi
Henüz çocukluğumuzu bile yaşamamıştık
Bir kadın eline değmemişti ellerimiz
Bir sevgiliden mektup bile almamıştık daha
Bir gece sabaha karşı pranga vurulmuş ellerimiz
Ve ayaklarımızla çıkarıldık idam sehpalarına
Herkes tanıktır ki korkmadık içimiz titremedi hiç
Mezar toprağı gibi taptaze
Mezar taşı gibi dimdik boynumuzu uzattık yağlı kementlere
Asıldık ey halkım unutma bizi

Bizi öldürenler bizi asanlar bizi sokak ortasında vuranlar
Ağabeyimiz babamız yaşındaydılar
Ya bu düzenin kirli çarklarına ortak olmuşlardı
Ya da susmuşlardı bütün olan bitenlere
Öfkelerini bir gün bile karşısındakilere…
Bağırmamış insanların gözleri önünde öldürüldük

Hukuk adına özgürlük adına demokrasi adına
Batı uygarlığı adına bizleri bir şafak vakti ipe çektiler
Korkmadan öldürüldük ey halkı unutma bizi
Bir gün mezarlarımızda güller açacak
Ey halkım unutma bizi
Bir gün sesimiz hepinizin kulaklarında yankılanacak
Ey halkım unutma bizi…
Özgürlüğe adanmış bir top çiçek gibiyiz
Simdi hep birlikteyiz

Ey halkım unutma bizi.

              (Uğur Mumcu)



Evet, üzgünüm ki yaşadık biz bu günleri ve olayları
Ne uğursuz günlerdi o günler
Ne toplum dışılıktı o günlerde yapılanlar
Burada
Devletimize bir iş düşüyor o da özür dilemek
Özür dile devletim
O günlerin sorumsuz devlet yapılanması adına
Uygar devlet geçmiş hatalarını düzelten devlettir

Sağlıcakla kalınız



 

 
Toplam blog
: 1253
: 175
Kayıt tarihi
: 04.07.10
 
 

1949 yılında Söke Nalbantlar köyünde doğdum. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik bölümünden mez..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara