Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ocak '19

 
Kategori
Öykü
 

Yağmur ve Adam…


‘’Eğik yağmurlar altında kalan günlerden
Başlatsam zamanı, fısıldayarak kulağına
Bu sefer çok şey beklemediğimi ondan.
Günler dönmese de ben dönsem ışığın köküne
Bana yüz çevirmeden önceki haline  … ‘’
A.ÖZER

Kaç yıldır beraber yaşıyorlardı, onu bile unutmuştu. Kim kimi daha çok seviyordu ki? Kim bu beraberlik bitmesin diye savaş veriyordu acaba, daha çok?

Hangisi daha fedakârdı bu beraberlikte? Hangisi uykusunu alamamış bile olsa, erkenden kalkıp ona çayı demliyordu sabahları? Ekmekleri kızartıp, yatak odasına doğru yolluyordu, bu kokuyu sevgisi ile beraber?

Kimin ödü kopuyordu bitmesin bu beraberlik diye? .

Erkek hissediyordu,  bitişin ayak seslerini duyuyordu, ama bitmesin istiyordu. Onsuz ne yapacağını bilemiyordu, hayata tekrar, tek başına atılmaktan çok ama çok korkuyordu.

Kadın ise, yatak odasında, battaniyenin altında, o çok sevdiği kızarmış ekmek kokusunu duyuyor ama yataktan kalkıp, bittiğini hissettiği bir beraberliği yine başlatmak istemiyordu. Her sabah o kızarmış ekmeği, üzerine çilek reçeli koyarak yemek, adama hep umut veriyordu. Kızarmış ekmek ve adam özdeşleştirmişlerdi kendilerini.

Adam kadının yataktan bir türlü kalkmadığını gördükçe, korkusu da gittikçe artıyordu. Ya bu gün kızarmış ekmeği yemezse…

Bir umut, gitti yatak odasının kapısına. "Sana gazete alayım mı" dedi kadına.
Sen bilirsin, dedi kadın umarsızca.
Adam şakaya vurdu, aşk bu işte, yüzsüzleştiriverirdi . "çok yağmur da yağıyor, ya erirsem" dedi.
‘’keşke erisen’’ lafını duydu derinden.

Mutfağa döndü, kızarmış ekmeği tabağına koydu kadının, üzerine de çilek reçelini…

Çıktı dışarıya. Yağmur deli gibi yağıyordu, çıldırmıştı…
Üzerine düşen her damla ile yok oldu azar azar. Önce kadını okşayan elleri eridi, sonra onu saran kolları, sonra onu hep en güzel gören gözleri, sonra onun misler gibi sabun kokan kokusunun hep gitmediği burnu, sonra onu öpmeye kıyamayan dudakları sonra ona ait olan, o olmazsa bir anlam ifade etmeyeceğini bildiği tüm bedeni eriyiverdi.

‘’Yağmur eritti elimi yüzümü
Bu dünyada bir yürek kaldım.’’
AHMET ERHAN

 

 
Toplam blog
: 18
: 121
Kayıt tarihi
: 16.09.17
 
 

Bir emekli öğretmenin kaleminden düşenler . Bandırma doğumlu olup , ilk , orta öğrenim hayatımı B..