Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

01 Mayıs '10

 
Kategori
Felsefe
 

YapBoz

YapBoz
 

Hangi parçayı eklemeden yok etmek isterdik hayatlarımızdan...?


Yapılışı tam olarak bozulmadan geldik dünyaya…


Pamuklara sarıp sarmaladı annemiz, korudu, kolladı, sevdi….


Annemizin ellerinden ne zaman koptuk yapılı olan bozuldu. Hayat yapbozun ta kendisiydi. Yapılı olanı bozup attı önümüze.


Her bir yaşta bir parçası tamamlandı. Hayatlarımızın bozulmuş olan kısmını tamamlamaya çalıştık. Acılarla harmanlayarak doğuştan yerleşmiş olan anahtar parçaların bazen rengiyle, bazen şekliyle oynayarak bozulanı tamamlamaya çalıştık. Her acı hayatımızda eksik kalan parçayı tamamladı aslında. Bir yapboz oyunundayız, hayatı böyle görmek daha da hafifletir belki yaşanılanları.


Yapbozumuz tamamlandığında kaçınılmaz sona geldik demektir. Biliriz aslında her parça bir sona işarettir. Son parça kaldığındaysa tamamlamak için uğraşır dururuz. Bazen sırf sona yaklaştığımızı anladığımızda baştanbaşa değiştirmek isteriz gidişatı, tekrardan bozarız, kendi ellerimizle alt üst ederiz ki daha çok zaman kazanalım, daha çok yaşayalım, acıyla, tatlıyla damağımızda kalan o tatları bir kez daha tadalım


Bir oyuna çevirdiğimizde hayatı, yapbozun parçalarını kendimiz seçer, kendimiz istediğimiz parçaya öncelik veririz. En sevdiğimizi en sona saklarız belki, belki de en önce o parçayı yerleştiririz. En mutlu olduğumuz parçada oyalanırız, geciktiririz tadını çıkartırız. Acılarımız bir telaşla geçiştiririz. Biz de en azı kalsın diye dokunmaktan korkarız o parçaya…


Yapbozlu hayatlarımızın oyununda, en sevdiğimiz parçaların çoğunlukta olmasını temenni ederek devam ederiz bu oyuna. Oyun oynamak çocukluğu anımsatır ya hep, belki çocuksu gülümsemelerle karşılarız bu hayat oyununu.


Kim bilir….

 
Toplam blog
: 127
: 820
Kayıt tarihi
: 22.09.07
 
 

Sıcağıyla bilinen memleketimde bir kış gününde geldim dünyaya. Bütün tezatlıklar hayatımda farklı r..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara