Yardımcı üreme teknikleri

Sağlıklı günler! Bir önceki yazımızda Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof.Dr. Nurettin Demir ile infertilite ve sebeplerinden bahsetmiştik. Bugünkü konumuz Yardımcı Üreme Teknikleri olan Aşılama, Mikroenjeksiyon ve Tüp Bebek. Günümüzde pek çok çift tüp bebek tedavisi sonucu anne baba olmanın mutluluğunu yaşıyor. Tüp bebek yöntemlerini bize aktaran Sayın Demir, aşılamadan başlayarak tüp bebeğe kadar giden süreci anlattı bizlere:

“1 yıl boyunca korunmaksızın bebek sahibi olamayan çiftler, önce bir kadın doğumcuya yada bir infertilite tüp merkezine başvurmalılar.Burada kadına ve erkeğe ait nedenler araştırılıyor.Önce erkekteki tetkikler yapılıyor, çünkü bu aşama erkeklerde daha kolaydır.Sperm tetkiki, ağrısı ve akıntısı olup olmadığına bakılıyor. Erkek normal ise, kadına ait sebeplere bakılıyor. Burada muayene, ultrason, simir testi ve hormon tetkikleri yapılıyor.Yumurtlama sorunu varsa, bu klasik tedaviyi kişinin sabrına bağlı olarak 6 ay ila 1 yıl arası sürdürüyoruz. Bu şekilde de çocuk sahibi olunamamışsa, yardımcı üreme tekniklerine geçiyoruz. Bunların başında “Aşılama” geliyor.Aşılama; özellikle adetin 3.günü kadına yumurtlama ilaçları verilmesiyle başlıyor.İşlem hap veya iğne şeklinde uygulanabilir.Bazen ultrasonla yumurtanın gelişim hızını takip etmeksizin aşılama yapılabilir yada adetin 3.günü yumurtalıklara bakılarak takibi olabilir.Yumurtanın şekli belirlenip, yazılıyor.Sonrasında 6. 7. gün tekrar görülüp ilaçlar veriliyor.Düzenli ilaç tarifi hastaya anlatılıyor yada kendisi sağlık ocağında yaptırıyor.Sonra belirli bir olgunluğa gelince, izlediğimiz yumurta kistçiği 2 cm. civarı olduğunda (18-20mm.)çatlatma iğnesi veriyoruz.İğne yapıldıktan 36 saat sonra çatlama oluyor.Bizler, 30-32.saatte eşten aldığımız spermi(laboratuar da yıkanıp, takviye edildikten sonra)rahim içine enjekte ediyoruz.Ağrısız bir işlemdir bu.Rahim içersinde ve tüplerde bulunan bol miktarda sperm yumurtayla karşılaştığında döllenme oluyor.Normal cinsel yaşamla bir çiftte kadının gebe kalma şansı ayda yüzde 10.Aşılama ile bu oran tam 2 katına çıkıyor.Aşılamayı 3-4 kez yapabiliyoruz.

Mikroenjeksiyonda yumurta, yumurtalıktan alınıyor, eşten de spermler.Spermlerin kalitelisi seçilip, ayıklanıyor.Mikroskop altında gözle görülmeyen hücre, kenarından tutulup ince bir enjeksiyonla mikroskop altında yumurtanın içine bırakılıyor.Laboratuar ortamında 3 ila 5 gün içinde birbirlerini döllüyorlar ve bir embriyonun ilk taslaklarını oluşturuyorlar.O embriyoyu, aşılamada olduğu gibi rahim içersine yerleştiriyoruz.Embriyo verilirken anestezi uygulamıyoruz.Ama yumurtayı toplarken isteğe bağlı, bazı hastalara kısa bir anestezi veya belden uyuşturma yapıyoruz.İşte tüp bebekte böyle bir süreç.Tüp bebek ile çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere psikolojik destek de almalarını tavsiye ediyorum, psikologlar hastaların nerede ve nasıl stres altında olduklarını anlayıp, o konuda yoğunlaşarak yardımcı oluyorlar.Tüp bebekte başarı oranı yüzde35-40.Devlet şu anda 3 uygulamaya kadar ilaçların yüzde 80’nini, tüp bebekğinde üçte birini karşılıyor.Ülkemizde 80’e yakın merkez var ve gerçekten başarılı sonuçlar alınıyor.”diyerek sözlerini bitiriyor Sayın Demir.

Bir kez daha teşekkür ediyorum kendisine.Evet bir bebeğe sahip olma her çiftin mutlak rüyasıdır.Rüyalarınızın hep gerçekleşmesini diliyorum.Yeni bir konuyla tekrar buluşmak üzere Herşey gönlünüzce olsun, hoşçakalın.

Handan SARAYHANOĞLU