Yarıyıl tatiline girerken...

Yarın, ülke genelinde ilk ve ortaöğretim kurumları yarıyıl tatiline girecekler. Bu nedenle, okullarda yarıyıl tatili için hazırlıklar son aşamaya geldi.

Ders notları, devam - devamsızlıklar ve karnelerde yer alması gereken öğrencilerle ilgili diğer bilgiler, öğretmenler tarafından karnelere işlendi. Ödül belgeleri hazırlandı.

Yani deyim yerinde ise, her şey hazır. Geri sayım başladı. Okul, öğretmen, veli ve öğrenciler; her kes heyecanla Cuma gününü bekliyor.

Asıl sıkıntılı olan karne günüdür. Beklenmedik, umulmadık ya da istenmedik olayların çoğu, bu günde ortaya çıkarlar. O ana kadar kurcalanmayan, ilgi alanı dışında olan veya farkında olunmayan durumlar, karne gününde nedense insanların aklına gelirler.

O gün, ders notlarının eksik takdirinden, sınıfların kalabalık oluşundan, öğrencisine yeterince ilgi gösterilmediğinden, servis araçlarının hız yapmasından, idarenin katı tutumundan vs. konulardan; veli serzeniş ve şikâyetlerinin en yoğun yaşandığı gündür.

Bunlar bir yere kadar önemli hususlardır. Ancak daha önemlisi, karne gününde velilerin öğrencilerine karşı sergiledikleri tutum ve davranışlarıdır. Telafisi zor sıkıntıların yaşandığı hassas anlardır, bunlar.

Maalesef kimi veliler karne gününü, öğrencileriyle hesaplaşma günü olarak kurgularlar. Buna göre ön hazırlıklarını yaparlar. Öğrencilerinin karne almalarını beklerler. Eğer karnede zayıf notlar varsa, hemen hücuma geçerler.

‘Biz sana bunun için mi emek verdik? Ne biçim insansın, sen? Derslerine hiç çalışmıyorsun? Zaten sen adam olmazsın?’ türünden tehdit ve aşağılama içeren ifadeler.

Bu yaklaşım, öğrencide olumlu etki yapmaz. Aksine öğrencinin ailesinden, okulundan ve çevresinden soğumasına ve uzaklaşmasına yol açar. Bazen benzer yaklaşımlar sonunda, telafisi imkânsız sorunlar da yaşanır.

Günümüzde çağdaş eğitim-öğretim ortamları; okul, aile ve öğrencilerin ortaklaşa çalışıp, katkı sağlayarak oluşturdukları ortamlardır.

Yani zayıf notların sadece öğrenciye mal edildiği, okul ve ailenin kendilerini sorunlardan soyutladıkları öğretim ortamları, artık beklenen ve arzulanan ortamlar değildir.

Ama ne yazık ki, hala ülkemizde, çocuğun okul başarısızlığından sadece öğrenciyi sorumlu tutan, azımsanmayacak sayıda aile veya öğrenci velisi mevcuttur.