Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Aralık '10

 
Kategori
Yılbaşı
 

Yaşam bizimle başlayan bir perspektiftir

Yaşam bizimle başlayan bir perspektiftir
 

Bundan yıllar önce tuttuğum günlüğün içine “eski her zaman güzeldir” diye bir başlık atmışım. Aslında bu her yılbaşı geldiğinde kendi kendime yaptığım geriye dönüşlerin sonucu ortaya çıkan bir duygunun da özetidir. Asla geleceğe duyulan umutsuzluk ya da mutsuzluk çağrışımı olarak algılanmamalıdır.

Çünkü her gelen yıl bir sene sonra eskirken aynı zamanda güzelleşir de… Böylece her yeni gelen yılı eskinin güzelliğini düşünerek karşılarım.

Eski sakinleştirici bir hap gibi vücuda yayıldığında o tozlu sayfalarından altın yalnızlı hatıralar dökülüverir gözlerin önüne; güzeldir anımsamak.

Yaşam elbette bizimle başlayan bir perspektiftir; yakını da uzağı da mutlaka olacaktır.

Hani bir zamanlar PTT bir uygulama yapmıştı; herkes geleceğe mektuplar yazmıştı; on, yirmi yıl sonrasına… Bunun güzel bir şey olduğunu düşünmüş ancak cesaret edememiştim.

Ancak yıllar önce belki de tam da bugün ona yüklediğim anlamdan farklı duygular içinde yine bir yılbaşı kendi kendime bir karar almıştım. O kararın bugün bu şekilde bir paylaşım, duygulanım aracına dönüşeceğini asla kestiremezdim. Ancak şu satırları yazarken hissettiğim duygulara benzer şeyler hissettiğimi anımsıyorum.

31 Aralık 1984…

Babaannem ve anneannem çıkarıp birer yüz lira vermişlerdi, yılbaşı için. Yüz liranın o tarihte neye karşılık geldiğini şu an anımsamıyorum. Tek bildiğim bu paraları alıp odama çekildikten sonra üzerilerine tarih atıp imzalamak oldu. Sonra ben o iki yüzlüğü harcayamadım. Çok daha eskiden kalmış ve o günlerden bugüne kadar getirdiğim tek kitap olan Ümit Kaftancıoğlu’nun Tek Atlı Tekin Olmaz kitabının içinde sakladım.

Şimdi o paralara baktığımda güzellikler dolu o eski yılbaşı gecelerini hatırlıyor ve bizim yetiştirdiğimiz çocukların bu duyguları içlerinde hissedemiyor oluşunun anlamını sorguluyorum.

Her kuşağın kendine ait duyguları, değer yargıları vardır, dediğinizi duyar gibi oluyorum.

Bunun aynı zamanda yaşlanıyor olmamızla da ilişkisi olduğunu biliyorum.

Ancak her birimizin geçmişte yaşadığı böylesi özel anlara dalıp gittiğini, değerli bir hazineyi bulmuş gibi onu yüreğinde sakladığını, bu hazinenin belki de en kolay paylaşılabilen şey olduğunu, paylaşmanın bizi nasıl da mutlu ettiğini hatırladıkça belki de bizi yetiştiren büyükannelerimizin görevlerini hakkıyla yapmış olduğunu söyleyebiliriz.

Eski her zaman güzeldir.

Yaşamı tadabilmek için onun yoğunluğuna ulaşmak gerekiyor. Onun yoğunluğuna varanlar zamanı içmeyi başarıyor. Tadı yaşanılası bir ömür oluyor.

Yaşayanlar günlerine tarih koymadan yaşadıklarında yaşamamış oluyorlar.

Bu nedenle nereye atacağımız önemli değil; yaşadığımız güne anlam katan bir tarih düşmek çok önemlidir; o perspektifin doğru şekil alabilmesi için.

İyi bir yıl geçirmenizi diliyorum.

Uzay Gökerman

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..