Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
 

Kuşkayası (Turgut Erbek)

http://blog.milliyet.com.tr/kuskayasi

12 Nisan '07

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Yazar olmak -2

Yazar olmak -2
 

A. Aynştayn, “Hayal gücü bilgiden çok daha önemlidir, ” demiş. Ne kadar güzel cümle kurarsanız kurun, yazım kurallarını ne kadar iyi bilirseniz bilin, hayal gücünüz yoksa hiçbir yere varamazsınız. Bence, hayal gücü öyküde ve romanda süsleme sanatı gibidir. Beyaz bir masa örtüsü düşünelim, onun kenarlarına tığla süs yapıp, bazı yerlerine çiçek desenleri işlediğiniz zaman göze daha hoş görünecektir. İşte sırrı burada yatıyor.

Yazmakta olduğunuz konu ne kadar birebir yaşanmış olursa olsun, hayal gücünüzle süslemediğiniz sürece çok yavan kalacak ve bir yerlere varamayacaktır. Bu noktada, yazar hayal gücünü kullanarak olayın içine başka mekânlar, kişiler katarak genişletmek, heyecan katmak zorundadır. Bunun bilincindeyseniz hiçbir sorunla karşılaşmazsınız. Diyelim ki aylarca, belki de yıllarca beyninizde dolanıp duran bir romana ve ya öyküye yüreğinizdeki coşkuyla başladınız. Benim gibi kış aylarında sobasız odalarda ayağınızın altına minder koyup, dizlerinize battaniye atarak bitirdiniz. Bu işin eğitimini almadıysanız, o işten anlayan birine okutmadıysanız işiniz biraz daha zor. Çünkü gözünüzden kaçan yanlışlar, fazlalıklar, tekrarlar ve eksikler mutlaka olacaktır. Her yazar dilbilimci ve editör değildir. (En azından ben öyle değilim. Çünkü yetmişli yılların karmaşasında liseyi zar zor bitirdim.) Bilgisayarda hataları pek göremezsiniz. En mantıklısı yazdıklarınızın çıktısını alarak yeniden okuyup, anlatımdaki akıcılığı bozmadan ilaveler yapmak, fazlalıkları çıkarmaktır.

Her şeyden önemlisi ne yazmak, nasıl yazmak istediğinizi uzun uzun düşünün. Çünkü bir yazarı diğerinden ayıran tek şey üslubudur. Birilerini taklit etmekten kaçının ve kendinize göre bir üslup belirleyin. Hangi şekilde anlatmaktan hoşlanıyorsanız, öyle yazın. Yani birinci tekil şahıs ağzıyla mı, yoksa üçüncü bir gözle mi daha rahat yazabiliyorsunuz, bunu deneyin ve yazmaya daha sonra karar verin. İşlenmediğini düşündüğünüz çarpıcı bir konuyu ele alın ve bir ön araştırma yapın. Anlatacağınız yerleri iyi bilmeli, mekân tasvirlerini iyi yapmalısınız. Başka yazarlar nasıl yazıyorlar bilmiyorum ama ben bilmediğim bir çevreyi, yüreğimde hissetmediğim bir olayı yazmakta zorlanıyorum. En doğrusu bildiğiniz çevreyi ve insanları yazarak işi başlamak. Kendinize has bir diliniz olsun. Çocuk kitapları yazmayı düşünüyorsanız uzun cümlelerden ve ağdalı yazmaktan kaçının. Hangi yaş grubuna yazmak istiyorsanız, ona göre bir dil seçin. O yaş grubun iyi tanımalı, gelecekle ilgili hayallerini, beklentilerini bilmelisiniz. Geçmişi anlatacaksanız, o yıllardaki olanakları, giyimleri, kullanılan araç ve gereçleri araştırın. Sonrası kolay, çünkü içinizdeki çocuk size yol gösterecektir.

Yıllarca emek verdiğiniz eseri bitirdiğinizde, bastırmak için gönlünüzden geçen bir yayınevine göndermek istiyorsunuz. Öncelikle o yayınevini iyi incelemeniz, ne tür kitaplar bastığını öğrenmeniz gerekiyor. Çünkü bazı yayınevleri sadece fantastik öykü ve romanlara önem veriyorlar...

Devam edecek...

Not: resimturkey.com

 
Toplam blog
: 72
: 1492
Kayıt tarihi
: 23.07.06
 
 

Edebiyata ortaokul yıllarında şiirle merhaba dedim. O yıllarda şiirlerim ve yazılarım yöresel gezete..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara