- Kategori
- Sosyoloji
Yeni bir kadın nesli türedi cevval diyorlar adına..

Bir kadın tipi türedi ; cevval, dişli , saldırgan.." doğuştan kadın" cinsindenmiş!
Araştırmacının biri, bunların neye bu hale geldiğini incelemiş. Vardığı sonuç şu: Bunlar diyor, ya nikah masasında damat adayı tarafından bırakılıp kaçılan kadınlardır, ya da sevgilisini en iyi arkadaşı ile yatakta basmışlardır.. Bir başka ihtimal de bunların fil cinsine temayüllü yapıları nedeniyle bol etten mamul şekillerini bir türlü görücüye çıkarma cesaretini bulamadıklarındanmış.. Ben demiyorum adam incelemiş araştırmış vardığı sonuçlar bunlar imiş(!)
Tedavi yolunu da işaret etmiş adamcağız. Diyor ki; böyleleri eski lambalı radyolara benzer, dehşetli parazit yaparlar, bazende armut gibi bakarlar.. kafalarına bir tane çaktın mı eski ayarlarına geri dönerler.. hatta ben nerdeydim, ne oldu bana? diye de sorarlar..
Bu tedavi metotları bizi aşar.Alakadar da etmez..
Asıl mesele bunların diğer elmaları da çürütmeye yönelik saldırılarıdır;
Derler ki, garibim munis hatuna "Bana baksana sen bana! ben ana rahmine düştüğümde özel yetiştirildim, tıpkı hormonsuz domates gibi bundan böyle bana meyledeceksin"
" Başımda erkeğim olsun da, bir gram aşım olsun" diyen hedefi çoluk çocuğa karışıp, evinin kadını olmayı düşleyen kadın, vardır bir hikmeti deyip bu sese kulak verd mi, haliylen bir gram aklı da uçup gider.. Kayış koptu mu bir daha eski ayarlarına döndürmek meşakkatli iştir..
Şimdi etraf böyleleri ile dolu; Avropadaki teknik inkilabı müteakıben, cinsler arasındaki fıtri farkı kabul etmeyen "doğuştan cevval kadın" nesli ortalığa çıktı..
Her iki tarafın da işi müşkil; Tez elden, birinin çıkıp bunlara ayar çekmesi lazım;
"Sapıtmayın , huysuz avratlar; erkeğine itaat etmek, onun ekmeğini yemek, yaradılışındaki fıtratın hikmetini kabullenmek senin için bir zillet değil, bilakis hakkın olanı almaktır bunda ne beis var?" demesi gerekir..
Tül geçirgen ama bulanık..
Saptırmadan ibaret, bir modernizm icadı ve maalesef tabuları yıkmak için girdiği her yerde insanlığı ayakta tutan ne kadar değer varsa önce yağmalıyor ama bakıyorsun ki bir anda kendisi "tabu" olmuş..
Ve hayvanâtta olduğu gibi, başka menfaatler ve sâir sapık hisler, o hürmet ve merhameti mağlûp edip, o dünya cennetini cehenneme çeviririyor..
Bilgeler, insanlığı; ortaklığın, düzen ve ve o düzen içindeki intizamın, adaletin bir arada tuttuğunu söylüyorlar ve ilave ediyorlar, düzensizlik asla bağsızlık değildir..