Yenileşen CHP

Yakında ülkemiz için oldukça önemli olan milletvekili seçimleri yapılacaktır. Her kesimden bu seçimlerle ilgili beklenti vardır. Hatta parti yöneticilerinin de beklentisi sokaktaki vatandaştan çok daha fazladır. 

Atatürk’ün kurduğu parti olması itibari ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve listesi önemlidir. 

CHP’nin milletvekili listesi iller bazında açıklandığında müthiş bir tepki ile karşılaştığını söylemek abartı değildir. 

Çünkü “Yeni CHP” olarak adlandırılan oluşum bu listeler ile CHP misyonundan gelen adaylar yerine, merkez sağdan gelen adayları tercih etmiştir. 

Tabanın verdiği tepkiyi hep birlikte internette izliyoruz. 

Örneğin Mehmet Haberal, Sinan Aygün, Cennet Süzer, Aydın Ayaydın, Turan Tayan, Muhammet çakmak vs. CHP örgütten gelen partililerin yerine partili olmayan ve seçildikten sonrada parti ile uyumlu çalışması şüphe götürür adaylara listelerde yer vermiştir. 

Bu durum parti tabanında oy kaybı yaşatır mı yaşatmaz mı yakında hep beraber göreceğiz. 

Ayrıca bir Tuncay Özkan’ın, bir İlhan Cihaner’in liste dışı kalması rahatsızlık yaratmıştır. Bu durumun da partiye oy kaybı yaşatacağı gerçeğini unutmamak gerekir. 

CHP İlhan Cihaner'i listeye almamıştır. Acaba bunun nedeni Sayın Cihaner’in İsmailağa cemaati hakkında soruşturma açmış olması mıdır? 

Gürsel Tekin'in İstanbul il başkanlığı döneminde "kara çarşafa" CHP tarafından rozet takılması düşünüldüğünde "Yeni” CHP'nin amacı cemaatlerden oy almak mıdır? 

Ve bu nedenle de Cihaner’e listede yer verilmedi demek yanlış mıdır acaba? 

Kılıçdaroğlu’nun yaptığı ''Eğer Cumhuriyet Halk Partisi, herkesi kucaklayacaksa, toplumu kucaklayacaksa, herkes için CHP diyebiliyorsak o zaman toplumun her kesiminden kişileri Cumhuriyet Halk Partisi çatısı altında görmek bizi mutlu edecektir” söylemini de bu bağlamda düşünmek gerekir. 

Demek ki bugüne kadar CHP'ye oy verenlerin oyları "nasılsa bizimdir” şeklinde düşünülmüş olmalı ki tabanın benimsediği adaylara listelerinde yer verilmemiştir. 

Eğer Cihaner'i, Tuncay Özkan'ı aday gösterselerdi cemaatlerden oy alamayacaklardı diye düşünmekte söz konusu olabilir. 

Ancak bu düşünüş tarzı CHP'ye oy getirmez. Aksine CHP'yi ağır bir yenilgiye uğratır. Çünkü Atatürkçü kesim bağımsız adayları destekleyecektir. Bu olasılık durumunda CHP'nin tarihinin en ağır yenilgisini alması şaşırtıcı olmayacaktır. 

Sav ve ekibinin tasfiye edilmesi de oyları olumsuz etkileyecek gibi görünüyor. 

Listeye tabandan duyulan tepkiler giderek daha da netleşecek, günümüz teknolojisi yardımı ile de en ücra Anadolu köylerine kasabalarına kadar ulaşacaktır. 

Bu durumda hiç kimse çıkıp da ben yaptım oldu, listelere oy verin düşüncesine kapılmasın. Yaşanabilecek oy kaybı durumunda oturup sızlanmasın. 

Kılıçdaroğlu çıkıp “devrim yaptık” diyebiliyor. Sayın Kılıçdaroğlu’na sormak lazım Atatürkçüleri, yurtsever aydınları, yıllarca oyunu aldığınız alevi kesimin adaylarını liste dışı bırakıp “sağ oylara” el sallamakla mı devrim yaptınız? 

Yoksa bu kesimlerin oyları nasılsa bize gelecektir diye mi düşündünüz? 

Eğer öyle ise yanıldığınızı seçimlerde göreceksiniz. 

Gürsel Tekin damgasını taşıdığı görülen listede alevi adaylarını kenara itip, alevi oylarını görmezden gelen CHP ne yazık ki seçimlerde özellikle bu kesimden çoğunlukla oy alamayacaktır. 

Bunu görmek için kâhin olmaya gerek yok aslında. 

Aslında gerçek bir temsili demokrasiden söz etmek için “lider” sultasının olmaması ve ön seçimlerin yapılması gerektiği açıktır. CHP’nin ön seçim yaptığı 29 ilde aday gösterilen adaylara kimsenin itiraz etmediği görülmektedir. İtirazlar ön seçimin yapılmadığı illerdeki listeleredir. 

“Yurttaş olumlu bakıyor” söyleminde bulunan Kılıçdaroğlu’nun bu söylemine uygun yurttaşların yıllarca sağ partilere oy veren yurttaşlar mı yoksa CHP seçmeni mi olduğunu anlamak için seçim sonuçlarını beklemek gerekir. 

Sayın Kılıçdaroğlu ve ekibi seçimlerde nasıl bir oy yüzdesi ile çıkacak, kaçıncı parti konumunda olacak bunu hep birlikte göreceğiz.