Yerel Seçim Ekip İşidir..

Kazan kaynamaya başladı tekrar…

İsimlerin üzerine senaryo sosları da katıp kazanı ısıtmaya başladı siyasi meraklılar…

Kim olacak, kim olabilir, kim olmalı, kim söz aldı, kim umutlu, kim boşa kürek çekiyor…

Yaz gitsin.
Salla gitsin.
Hele sosyal medya da var.

Oysa…
Şu acı gerçeği kim değiştirecek kimse onu söylemiyor:

Türkiye’de siyaset çıkara endeksli mi değil mi?..
İstisnalar kaideyi bozmaz, iyileri tenzih ediyoruz ama öyle bir virüs ki bu Türkiye’de varolan… Siyasetin yüzde doksandokuz nokta doksandokuzu çıkar amaçlı yapılıyor.

Herkes bir yerlere yapışma derdinde.
Buraya kapağı atarsak bu olur.
Şuraya destek çıkarsak bire üç alırız.

Siyasette hiç olmaması gereken yere cumburlop girenler ile siyasi ve yaşamsal görüşleri taban tabana zıt olmasına rağmen kim bilir hangi saikle(!) tam karşı görüşteki partiye girenler yok değil mi?..

Genel seçimler öncesi belirtmiştik:
Madem herkes “vatan için” milletvekili oluyor…
Milletvekili maaşı kaldırılsa veya sembolik bir seviyeye çekilse ya misal…
Bakalım kimler vekillik peşinde olacak sonra?..

Çok basit bir dilek bu, biliyoruz asla gerçeğe de dönüşmeyecek, lakin siyasetin hangi noktada olduğunu, gelecek ve emeklilik planları için bir insanı en rahata erdiren makamın vekillik olduğu ortada değil mi?

Hasbelkader vekil olanlar, tepeden ismi yazılıp vekilliğe sıçrayanlar…
Kazanı karıştıranlar…
Şimdi artık yerel seçim kazanı konuldu ocağa, altındaki ateş şu an kısık yanıyor…
Çok geçmeden ateşin şiddeti artacak, kazandaki çorba fokurdamaya başlayacak, kazandan kim çıkacak, kazandan taşıp akan kimler olacak, siyaset için kısa sayılacak bir zaman dilimi sonra göreceğiz, öğreneceğiz.

Ama…
İnelim yerele…
Belediye başkanlıkları, milletvekilliği gibi değil.

Milletvekilliği rahat.
Her Cuma ve özel günlerde, bayramlarda mesaj at görevin bitti, biraz düğün, dernek, ziyaret, toplantıda kendini göster, tamam.

Ama belediye başkanlığı var ya…
Ateşten gömlek.
Bilen bilir.

Ancak belediye başkanı kim olur, kim olmalı noktasında diyebilirsiniz ki herkes olabilir.
Ama ideal olan yerel siyaseti bilen, hatta tercihen bu konuda eğitim alan, şehircilik alanında bilgili kişiler olmasıdır ki Türkiye’de bunun gerçeğe dönme oranı da çok düşük noktada.

O zaman başa dönüyoruz; herkes olabilir.
Lakin kim olursa olsun, belediye başkanının ekibi iyi olmalıdır.
Yerel siyaset ekip işidir.
Belediye başkanı olacak kişi ekibini iyi kurdu mu, şehri idare noktasında sadece işini yapan ve hukuktan ayrılmayan, dürüst ve ilkeli isimlerle yola çıkabildi mi, çalışacağı bürokratları seçme noktasında ince eleyip sık dokudu mu başarıya ulaşabilir.

Ekipte aksayan dişli varsa tüm makineyi bozacağı kuşkusuzdur.
Dolayısıyla o kazan karıştırıcılar sadece başkan isimlerini kazana atmakla meşgul olmasınlar…

Yerel seçim ekip işidir.
Ekibi iyi olan yol alır, belediyecilikte ekibi önemsemeyen yolda kalır.