Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Haziran '17

 
Kategori
Futbol
 

Yıkılan Ali Sami Yen’e “ağıt” yakmak, yenilenen Saracoğlu’na “yıkılsın” demek…

Yıkılan Ali Sami Yen’e “ağıt” yakmak, yenilenen Saracoğlu’na “yıkılsın” demek…
 

Aşklardan “renk aşkı”, bazen kimilerini “sıradan” yapar.

Konumu gereği saygınlıkta üst düzeye ulaşmış, sözü dinlenir kişilerin “renk aşkı”yla indikleri “yer”, gerçekten acıklı, hüzün verici…

“Renk aşkı” ne yaman bir tutku oluyor ki, gözü değil, düşünce dünyasını köreltiyor. İşte, örnek sayılacak bir yazı başlığı:

Şükrü Saracoğlu Kadıköy’den taşınsın

(“Taşınsın” demekle “taşınmak” eyleminin içi boşaltılıyor. Başlık, aslında “yıkılsın” diyor.)

Gerekçe ne?

“Fenerbahçe’nin maçlarının olduğu gün Kadıköy trafiği tam anlamıyla felç oluyor. Hayat adeta kesintiye uğruyor. Kadıköy denen yer, koskoca İstanbul’un Anadolu Yakası'nın başlangıç noktası. Otobüsler, minibüsler, özel otolar, metrolar, metrobüsler oradan yola koyuluyor. (…) Fenerbahçe Stadı İstanbul’un en işlek caddelerinden Bağdat Caddesi'nin başlangıç noktasında. Trafiği o noktada kesmek Kadıköy’den Bostancı’ya kadar bütün trafiği aksatıyor.” (Cüneyt Akalın, Şükrü Saracoğlu Kadıköy’den taşınsın , Aydınlık, 18.06.2017)

Başka?

“Üstelik bu işkence stada gelen birkaç bin kişinin keyfi için yaşanıyor.”

Oysa bu gerekçeleri ileri süren yazar/ bilim adamı Cüneyt Akalın, 6 yıl önce, kendi stadının yıkılmasına “ağıt” yakıyor/du!.

Öylese?

Karşılaştırma zamanı geldi çattı.

Maç günleri, Kadıköylüleri düşünen, Ali Sami Yen’in yıkılmasına “ağıt” yakan yazar, bakın, Ali Sami Yen için 6 yıl önce şöyle diyor/du:

“Kentin göbeğindeki futbol tapınağının çatısı göğe eriyor, yer-gök insan kaynıyor, tribünlerle iç içe sahada olup bitenler seyircileri mest ediyordu.” (Cüneyt Akalın, Ali Sami Yen'e veda, Aydınlık, 26.04.2011)

(“Fenerbahçe’nin maçlarının olduğu gün Kadıköy trafiği tam anlamıyla felç oluyor” da, “Kentin göbeğindeki futbol tapınağı”, maç günleri çevreye “zarar” vermiyor, öyle mi?)

“Bizim de bir Arenamız olsun dendi. Doğrusu ya, biraz Fener'in kompleksiyle sonuca gidildi” diyen yazar, “Böylesi iyi mi oldu?” derken Ali Sami Yen’in nasıl olması gerektiğine örnekler veriyor/du:

“İngilizler Wembley'i yıktılar ama yerini değiştirmediler. Almanlar 1936 Oyunları'nın yapıldığı Berlin Olimpiyat Stadı'nı yıkıp yenisini yapmadılar.

Kısmen yenilediler.

Ali Sami Yen tarihsel bir mekandı, modernleşme o yapı üzerinde oynanarak sağlanabilirdi.”

Bu örnekler, “Şükrü Saracoğlu Kadıköy’den taşınsın” demenin yanlışlığını, aslında Saracoğlu’nu bu duruma getirenlere teşekkürü gerektirmez mi?

*****

Sona doğru…

Şu denebilir:

Bir yazar, düşüncesini söylemiş, bir öneride bulunmuş; buna tepki göstermek niye?

“Niye”sini karşılaştırma anlatıyor.

Son söz:

Dün kendi stadı için “ağıt” yakan, bugün Saracoğlu için “yıkılsın” diyorsa, ortada  eleştirel yaklaşım yoktur; “renk aşkı”na bağlı aşırılık vardır.


ttps://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..