Yılın Futbolcusu: Kaka Leite

Geçenlerde bir haber çıktı; Juventus'un 18 yaşındaki İsveçli futbolcu Albin Ekdal'ı renklerine bağladığı bildiriliyordu. Beni haberden çok haberin altındaki ''okuyucu yorumları'' ilgilendirdi, doğrusu. Kimi okurlar Ekdal'ın eski Juventus'lu Zlatan Ibrahimovic'e benzetilmesine kızmışlar ve ''Zlatan'ın tırnağı bile olamaz.'' demişler. Bir okur ise çok aklı başında bir yorum yapmış: ''Juventus aldığına göre iş vardır. Milan, Kaka'yı aldığında onu kim tanıyordu ki? Şimdi dünyanın en iyisi!''

Hakikaten de çok güzel bir yorum. Dev kulüpler artık isim yapmış futbolcular yerine, genç ve isim yapmamış futbolculara yöneliyorlar. Bunun en güzel örneğini de geçtiğimiz yıllarda Kaka'yı getiren Milan yaptı.

22 Nisan 1982-Sao Paolo doğumlu olan Ricardo Izecson dos Santos Leite, futbol kariyerine sekiz yaşındayken başlamış. 15 yaşındayken profesyonel sözleşme imzalayan Leite, 2001 yılında da Sao Paolo formasıyla ilk resmi maçına çıkmış. İlk sezonunda forma giydiği 27 maçta 12 gol atmış ve ertesi sezonda da 22 maçta 10 gol attıktan sonra Avrupa'nın dev kulüplerinin ilgisini çekmeye başlamış. Kaka, ilk milli maçına ise Ocak 2002'de çıkmıştır. 2002 Dünya Kupası kadrosunda da yer almış, sadece 19 dakika oynamıştır. Ertesi yıl ise Gold Cup'ta milli takımın kaptanlığını üstlenmiştir.

2002/03 sezonunu Avrupa Şampiyonu olarak bitiren AC Milan, Kaka Leite'yi tam 8.5 milyon euro karşılığında İtalya'ya getirdi. Bu dönemde hakkında çok söylenti yapılmıştır. Dönemin Juventus yöneticisi Luciano Moggi ''Biz alacaktık da ismi hoşuma gitmedi.'' gibi bir açıklama yapmıştır. Futbolcunun Gaziantepspor'a teklif edildiği ama Gaziantepspor'un yabancı kontenjanını doldurmak istemediği, hatta Fenerbahçe'nin de bu futbolcuyla ilgilendiği söylenmiştir. Milan'a transfer olduktan sonra -normal olarak- ısınma sürecinden geçmiştir. Milan Başkanı Silvio Berlusconi de ''İsmi de hoş değil, futbolu da.'' demiştir. Hazırlık dönemini bitiren ve performansını arttıran Kaka, Rui Costa ve Rivaldo'yu takımdan kesmiş, tarihe geçecek olan Milan takımının beyni olmaya başlamıştır. Kaka, o sezon 30 maçta 10 gol atmış ve takımı ligi rekor kırarak kazanmıştır.

Kaka, gelecek sezonda da performansını arttırmıştır. Takımı Şampiyonlar Ligi'ni ve Serie A'yı ikinci bitirirken Kaka, takımın en önemli oyuncularından biri olmuştur. Ertesi sezon da ortalığı kasıp kavuran Kaka takımın en önemli oyuncusu pozisyonuna yükselmiş, her maçta daha da iyi performans verir olmuştur. 2006/07 başlarken Rui Costa ve Andriy Shevchenko'nun takımdan ayrılmaları; hem Kaka'nın yükünü arttırmış, hem de önünü açmıştır.

Kaka, geçtiğimiz sezonda kendisini dünyanın en iyi futbolcusu yapan özelliklere sahip olduğunu göstermiştir. Şampiyonlar Ligi ikinci turunda Celtic'le oynanan ikinci maçtaki müthiş performansı ve golü, yarı finalde Manchester United deplasmanındaki müthiş performansı ve golleri -Rio Ferdinand oynasa neler olurdu acaba?- ve finalde Liverpool'a gol atamasa da Pippo'ya ikinci goldeki asisti unutulmaz performansları olmuştur. Rakiplerinin de saygısını kazanan Kaka için 3-2'lik ManUtd-Milan maçı sonrası Sir Alex Ferguson şunları demiştir: ''Cristiano Ronaldo ile beraber dünyanın en iyi iki futbolcusundan birisi.'' Şampiyonlar Ligi'nin gol kralı olan Kaka, UEFA tarafından ''En iyi futbolcu'' ve ''Şampiyonlar Ligi'nin En İyi Oyuncusu Ödülleri''ni almıştır.

2 Aralık'ta ''Avrupa'da Yılın Futbolcusu'' ödülünü alan Kaka , 17 Aralık'ta da ''FIFA Dünya'da Yılın Futbolcusu'' ödülünü Leo Messi ve Cristiano Ronaldo'nun önünde almıştır. Öyle ki, Kaka bu ödülü açık ara farkla kazanmıştır. 2007 yılını dokuz ödülle kapatan hücuma yönelik orta saha oyuncusu, muhteşem driblingleriyle, pas yeteneğiyle, bencil olmamasıyla; neredeyse her özelliğiyle dünyanın en iyisi olmayı hak ediyor. Forvetsiz/yarım forvetli AC Milan takımını müthiş orta sahasını arkasına alarak yönlendiriyor ve Avrupa'nın en iyisi yapıyor.

1.86 boyundaki Kaka henüz 25 yaşında. Genel ortalama duruma bakarsak, en verimli yılları için iki-üç sezon daha beklememiz gerekiyor. Kaka'nın son iki yıldır oynadığı futbola bakınca iştahım kabarıyor. Son iki yıldır oynadığı futbolla, son yirmi yılda gördüğümüz en iyi on futbolcudan birisi olan Kaka Leite, daha ne kadar ileriye gidebilir? Pele veya Maradona'nın tarihin en iyi futbolcuları olduğu iddia edilir ama ikisi de bu kadar katı savunmalara karşı oynamadılar. Başına birşey gelmezse, iki sezon sonra izleyeceğimiz Kaka belki de dünya tarihinin en büyük futbolcusu olacak...