Yine de yeni umutlara diyorum

Bir yılın daha sonuna yaklaştığımız şu günlerde yaşananlara baktıkça şaşkınlıklar içinde kalıyorum, bu olanlara sevinmeli miyiz? yoksa üzülmeli mi? Bilemiyorum, Güzel vatanın millete huzur, güven, umut verebilecek en güvenilir kaynaklarına zorunlu yön değiştirilmiş, hukuk ve adaletin temelleri sarsılmış, tüm bu olumsuzlukların hemen öncesinde Mustafa Balbay'ın özgürlüğüne kavuşmasına sevinmiş, düşünmekten başka suçu olmayan diğerlerinin yolunu da açabileceğine dair umut dolmuştuk ki ardından insanları yuva sahibi yapabilmek amacıyla kurulan toplu konut idaresinden devletin bakanına bakan çocuklarına, iş adamlarına kocaman bir yelpazenin çürümüş kanatlarını izlemeye başladık istemeden günlerdir. Ardından İzmir'de yaşanan tersane faciasında verdiğimiz gencecik on şehit haberi yüreğimizi yaktı. Her birine Allah' dan rahmet diliyor acılı ailelerine sabırlar diliyorum. " Bu arada İSMET İnönü'yü ölüm yıldönümünde saygı ve rahmetle anarken, Miraç Zeynep Özkartal' ın 29 acak 2012 tarihli İshak Alton'la (Yahudi asıllı Türk işadamı) yaptığı röportajını anımsadım ve bu yaşananlara karşı çok iyi bir örnek olabileceğini düşündüm, kendinizi nasıl tanımlarsınız? sorusuna;

"Türk'üm. Türk'üz diyoruz ama şu da var. Biliyorum ki biz devlet memuru olamayız. Kağıt üstünde hiçbir engel yok, biliyorum işte olamayacağımızı. Çünkü müslim ve gayrimüslim var burada. Yahudi Yahudidir." kendilerinden alınan varlık vergisi için de,

“Varlık Vergisi’ni affettim çünkü İnönü bizi Hitler’den kurtardı” diyor.

Tüm yaşananlara rağmen yine de yeni yılın yeni umutlarla gelebilmesini istiyorum. Ve sizlere hayallerin, sevinçlerin çarpılarak, hüzünlerin bölünerek en küçük parçanın payınıza düşebilmesi dileğimle hakkın, adaletin ve hukukun üstünlüğünün tartışmasız kabul göreceği, umutların yeniden yeşereceği mutlu bir gelecek diliyor yeni yılınızı kutluyorum. Cemile Torun