Yollarda biraz daha dikkatli olalım

Her yıl kış mevsiminde aynı manzaralarla karşılaşıyoruz. Kar yağmasıyla beraber, yollar kapanıyor, ulaşım zorlaşıyor, yüksek kesimler buz tutuyor.

Zorlaşan kış koşullarında hayatını idame edebilmek, iletişim ve ulaşım gittikçe zorlaşıyor. Kar yağması neticesinde, soğuktan don tutan yollar, yüksek kesimlerce meydana tipi ve sert rüzgârlar, bütün canlıların yaşamını zorlaştırıyor.

Olumsuz hava şartlarında yola çıkan sürücüler ve yolcular, trafik ekiplerinin güvenlik tedbirli söylemlerini göz ardı ederek, hayatlarını heba ediyorlar.

Don tutan ve kayganlaşan yollarda, kar lastiği takılmaması, emniyet kemerlerinin kullanılmaması, trafik işaret ve işaretçilerine uyulmaması neticesinde, sürücüler hem kendi yaşamlarını hem de beraberindeki yolcuların hayatlarını tehlikeye atıyorlar.

Sonuçta, ölümler, yaralanmalar, sakatlanmalar sonucunda, birilerini suçlama, bir suçlu bulma arayışına gidiyorlar.

İster yol hatalı olsun, ister araç şoförü hatalı olsun, ister yolu yapanlar hatalı olsun, isterse trafik işaretlerinin noksanlığından olsun, herkes bir şekilde etkilenmektedir.

Savaşlarda kaybedilen canlardan daha çok insanımız, yollarda trafik canavarına kurban edilmektedir. Bu canların yitirilmesine kadere yükleyerek, kadercilik yaparak, alınması gereken tedbirler bir tarafa bırakılarak, teslim olmak pek mantıklı değildir.

Yollarımız kan gölüne dönerken, sürekli birilerini suçlamaya çalışmak, kendimizi kandırmaktan başka bir şey değildir.

Kendimizin de suçlu olabileceğini düşünmeden, sürekli birlilerini ve bir yerleri suçlamaktan ziyade, trafik kural ve kaidelere uymak gerekiyor. Elbette yollarda olması gereken ama olmayan, eksik olan, birçok etken muhakkak vardır.

Bu anlamda, daha birkaç gün önce Çelikhan-Malatya yolunda meydana gelen kazada ise soğuktan don tutan yolun kayganlaşması sonucunda, uçuruma yuvarlanan servis aracında, bir öğretmenimiz hayatını kaybetti. Direksiyon hâkimiyetini kaybeden araç şoförü, yol kenarında bariyerlerin de bulunmayışından dolayı uçuruma gitmiştir.

Yapıldığından bu yana Adıyaman-Çelikhan-Malatya Karayolunda birçok kaza olmakta, her an olmaya da namzet durumdadır.

Aynı yolda 2 yıl buyunca her hafta Malatya’ya yolculuk yapıyordum, şimdi de kızım her hafta en az 2 defa gidip gelmektedir.

Yolculuklar esnasında, onlarca kazayla burun buruna geldik ve onlarca kez yukarılardan yola kayan, düşen taş ve kaya parçalarından dolayı, saatlerce beklemek zorunda kaldık.

Yani bu yolda yolculuk yapanın, özellikle kışın kar yağdıktan sonra, mağduriyetler yaşanmaması mümkün değil. Bu yolda yolculuk edebilmek galiba büyük bir cesaret işi…

Keskin virajların çokluğundan ve yol kenarlarında bariyerlerin olmamasından dolayı ölümcül kazalara âdeta davetiye çıkarıyor.

İhmaller, hatalar ve eksikler kimde ve nerede olursa olsun, sonuçta olanlar insanlara oluyor, son olayda da bir öğretmenin canına mal oldu.

Malatya-Adıyaman karayolunda ve diğer illerde olan kazalar sonucunda  meydana gelen sakatlanmaları ve ölümleri söylemiyorum bile!..

Biraz daha dikkatli olalım, biraz daha kural ve kaidelere uyalım. Artık suçlu aramaya derdine düşmeyelim, hep birlikte “ne yapabilirim, ne yapabiliriz ”in derdine düşelim. Hepimizin üzerine düşen görev ve sorumluluklar muhakkak vardır.

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com