- Kategori
- Siyaset
Yine tam öğrenmemiş…

Başbakan, son günlerde öylesine meşgul ki “Deyimleri” bile yanlış kullanıyor.
Hani “Yok 3 kuruşa beş simit” derler ya, onu değiştirmiş “Yok öyle 25 kuruşa simit” diyor.
Elbette bu kadar enflasyon görmüş ekonomide 25 kuruşa simit bulamazsınız. Bizim çocukluğumuzda simit 5 kuruş idi. Ankara’da belediye otobüsü tam 10 kuruş, talebe 5 kuruş idi. Hem de EGO’dan verilen pasoyu göstermek kaydıyla…
Başbakan, zaman zaman simitten örnekler verir…
Eskiden asgari ücret ile kaç simit alındığını, kendi dönemlerinde kaç simit alındığını filan…
Örnek verir de “Siz üç öğün simit ile mi besleniyorsunuz Sayın Başbakan” gibi bir soru sorarsanız, ona kızar işin içine maazallah ananızı filan karıştırır.
“Ananı da al, simidini de al git” filan diyebilir…
Başbakan, bu sözleri CHP Genel Başkanının vaatlerine karşı söylüyor…
Muhalefet partisi başkanına “Neyi nasıl yapacaksan önce açıkla” diyor.
Başbakanımıza “Siz, neyi nasıl yapacağınızı, nasıl yaptığınızı açıklıyor musunuz ki muhalefete soruyorsunuz ‘Nasıl yapacaksın’ diye” desek…
Diyemeyiz, demeye hakkımız bile yok…
Neyin daha iyi, daha uygun olduğunu bu ülkede, sadece “Başbakan” sıfatıyla ve bu sıfatın da ötesinde “Recep Tayyip Erdoğan” kişiliği ile o bilir…
Ulemalara sık sık danışır mı, orasını bilmem…
Ama konuşmasını hazırlatır, ekrandan akarken o güzel konuşma(!) üslubu ile süsleyerek okur, orasını biliyoruz…
Ah bir de araya laf sokuşturup yanlış deyimler kullanmasa…
Bakın başıboş, kontrolsüz bıraktınız mı, “Ortalık kel Ali’nin bağına” dönüyor.
Tekrar “Simit” fiyatına gelirsek…
Doğru… Vallahi de billahi de 25 kuruşa simit kalmadı memlekette… Ama 3 tanesi 1 liraya simit var, o da 33 kuruş, 33 paraya gelir tanesi, sürümden kazanır yani…
İş “Sürümden kazanmaya” gelirse, acaba diyorum dış politikada da “Sürümden” mi kazanacağız?
İsrail Cumhurbaşkanı’na “Van minut” çekmişti…
Şimdi de son olaylar nedeniyle “Hesabını vereceksiniz” diyor, ama İsrail’liler hiç de oralı değil.
Hatta son olayda mesela “Vatandaşlarımızı bugün akşama kadar serbest bırakmazsanız” diye ABD Başkanı Obama’ya restini çekmiş…
Bir hikâye var “Dur bakalım…”diye başlar. Hikâye biraz “Müstehcen” olduğu için devamını yazamam, bilenler bilmeyenlere anlatsın.
Gidişimiz tam bu hikâyedeki gibi…
“Dur bakalım n’olacak” diye bekliyoruz…
CHP iktidara gelirse, 25 kuruşa simit yer miyiz, orası da malum değil…
Bir şey malum: Ya al Allah deli kulunu, ya da zapt eyle diğer kullarını…
04 HAZİRAN 2010