- Kategori
- İş Yaşamı - Kariyer
Yorgunluk ve yoğunluk
Hayatın her alanında ve özellikle iş hayatında en çok duyduğumuz ifadelerdendir, yorgunluk ve yoğunluk… Ben bu ifadelere ve bu ifadeleri kullananlara pek itibar etmem. Sıkça “yorgunum” veya “yoğunum” diyen kişiler:
Yapacak işleri fazla olmayıp hallerinden memnun olup durumu muhafaza etmek isteyenlerdir..
Karşı tarafa çalışkan imajı vermek niyetindedirler.
Karşı taraftan davranış ve anlayış noktasında kredi koparma peşindedirler. Buna duygu sömürüsü de diyebiliriz.
Yapmaları muhtemel hata ve yanlışları için önceden bir bahane ve savunma mekanizması geliştirmişlerdir.
Tembelliklerini kamufle etmektedirler.
Gerçekten beceriksiz olup çalışma kapasiteleri yetersizdir.
Yeni görev ve sorumluluk almaktan kaçınmaktadırlar.
Yaptıkları işi ve işteki pozisyonlarını olduğundan daha önemli gösterme çabasındadırlar.
Başkalarıyla kıyaslanmaktan korkmaktadırlar.
İşinden olmaktan çekinmektedirler.
Özgüvenleri eksik ve eziklik kompleksine sahiptirler.
Özellikle iş hayatında asıl ve haklı yorgunluk, kuralları ve sınırları belirlenmemiş; yani iyi tanımlanmamış işleri yürütmekteki sıkıntılardan doğar. Bu yorgunluk strese dönüşür ve stresin tedavisi ortam değişmedikçe çok zor.
Geriye kalıyor beden yorgunluğu, o da dinlenerek aşılabilir.