Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Temmuz '11

 
Kategori
Güncel
 

Yukarı tükürsen bıyık, aşağıya tükürsen sakal…

Yukarı tükürsen bıyık, aşağıya tükürsen sakal…
 

Önceki gün Samsun’un Havza ilçesinde üzücü bir olay yaşandı. Kamuoyu iki günden bu yana medyadan olayı takip ediyor. 

16 ve 18 yaşlarındaki iki kardeşten birisi bu gün hayatta yok. Ölen delikanlıya Allah’tan rahmet, geride kalanlarına ve yakınlarına sabır, selamet ve başsağlığı diliyorum. 

Olayın sonucu hiçbir aile için kabullenilebilecek bir durum değil. Bir evlat kolay yetişmiyor. her şeyden önemlisi de giden bir can, bir hayat var… 

Ancak medyadan takip ettiğim kadarıyla yargısız bir infazın da söz konusu olduğu görülüyor, hem de bariz bir biçimde. Özellikle medyanın belli bir kesimi tarafından söz konusu olay kalıplaşmış belli ifadelerle dile getiriliyor. Bazı kişiler “bilirkişi” edasıyla televizyon kanallarında yorumlar yapıyorlar: Yorumlarda hedef belli; ateş edip ölüme sebep olan askerler ve onların komutanları... Bir de olayı neredeyse "magazin haberi" boyutuna taşıyanlar var; "dur dendi, denmedi, dur demeden terörist de olsa ateş edilmez gibi sözlerle olayı çarptırmalar var. Bu şekilde haber yapanlar, teröristlerin yıllardan beri yollara mayın döşeyerek uzaktan kumandayla patlatmaları sonucu bu güne kadar verilen yüzlerce şehidi ve binlerce kolsuz bacaksız gaziyi nasıl yorumluyorlar acaba? 

Kim o hedefteki askerler? 

Onlar da bu vatanın evladı. 

Başına bu kaza gelmeseydi, Havza’lı rahmetli Gökhan Çetintaş’ta 3-4 sene sonra tıpkı o askerler gibi, onların arasında olacaktı belki. Belki bir başka yerde, bir başka devriyede görev alacaktı. İşte o zaman onun da elinde kuru-sıkı değil de gerçek silah olacaktı. 

Şimdi olaya bir de şu açıdan bakalım: 

Devriye göreviniz var, bölge de de teröristlerin geçiş yapacağı, eylemde bulunabileceği şeklinde ihbarlar var. Siz de o bölgede her türlü tehdide tedbir almak zorundasınız. Diyelim ki tedbir almayı ihmal ettiniz. Ya da devriye esnasında gördükleriniz, duyduklarınız karşısında kılınızı kıpırdatmadınız, gözünüzü-kulağınızı dört açmadınız. Yakınınızdan geçen gerçek bir tehlike vardı ve siz bu tehlike karşısında pasif kaldınız, beklide canınızı düşündüğünüzden teröristi gömemezlikten geldiniz. İşte sizin bu zafiyetinizden yararlanan teröristler de sizden sadece 300-500 m. uzağınızda ses getirici bir eylem gerçekleştirdiler. 

Böyle bir durum sonrası ne olur biliyor musunuz? 

Sizden hesap sormaya üç koldan gelirler; birinci kol As. Savcı olur, ikinci kol Sivil Savcı, üçüncü kol ise İç İşleri Bakanlığı olur. 

Neden mi? 

Çünkü şu an Silvan’da ki 13 şehidin soruşturması da bu şekilde yapılıyor da ondan… 

 
Toplam blog
: 136
: 2817
Kayıt tarihi
: 20.03.11
 
 

Duyarlı olduğum konularda; düşündüklerimi, bildiklerimi ve birikimlerimi paylaşmak üzere burada b..