Yükselen Başkan Kim?

İnsanların hayatlarında etkili isimler olur. Daima sizin için örnektir o kişi. O sizi anlar, siz onu anlarsınız. Maddi konular hiç göz önünde tutulmaz böyle arkadaşlıklarda.

Kimisiyle yüz yüze konuşursunuz frekanslarınız uymaz. Konuşmak istemezsiniz o kişilerle. Kimileriyle de telefonla görüşürsünüz yıllardır beraber konuşurmuşçasına uyumlu olursunuz.

Bundan birkaç yıl öncesinde o zamanlar ben sendika temsilcisiydim.

Arkadaşımın önerisiyle kendisini aradım. Telefon konuşmasıyla tanışmış olduğum ve tanışma esnasında soyadımın onun dikkatini çekmesi vesilesiyle birbirimizi yakından tanıma imkânımız oldu.

Tanışmamızın faydası kendi adıma olmadı.

Sendika adına olmuştu o dönemde bulunduğum ilçenin sendika üye sayısı bir elin parmakları kadardı.

Etkinliklerimizden kendisinin şahsımdan dolayı ve de babasının asker arkadaşının arkam olması hasebiyle çok emeği geçmiştir ilçemizdeki üyelerin kayıt olmasında.

Şimdiki görev yapmakta olduğum il yönetimi bunun ne demek olduğunu ne bilebilir, ne de o zor günleri anlayabilir.

Antalya il başkanımız bunun bir üye kayıt edebilmenin tadını bilir. Hazıra konanlar bunun lezzetini bilemezler.

Başkanlık gerçek anlamıyla hoşgörü, birleştirici olmak, lider kişilere saygılı olmak, nimetlerinden faydalandığın insanların lehinde olmaktır.

Gece gündüz birilerinin ayağını kaydırmak için çalışmak bence liderlik değildir.

Sendikada o zamanlar temsilciliğim de ne zaman ki konferansçı talep etsem reddetmemiştir. Bizzat kendisi Antalya il başkanı olmasına rağmen bulunduğum il farklı olmasına rağmen kendi özel aracıyla getirmiştir.

Konferansçılarımızdan olan Ali Erkan Kavaklı beyle iki kez geldi, geldiklerinde ilçemizin üst yöneticilerini ve önde gelenlerinin ziyaretine beraber gittik. Ayrıca kendisinden çok önemli iletişim ve protokol kurallarını öğrendim.

Düzceli Mehmet’in yazarı Sayın Halit Ertuğrul beyin ilçemize gelmesinde emeğini küçümsemek ve inkâr etmek kendi adıma nankörlük olur.

O dönemde Antalya il başkanımız olmasa devreye girmese sayın yazara ulaşmam bile mümkün değildi. Onun sayesinde telefonla görüştüm, organizasyonumuzu altı ay içinde iki defa gerçekleştirdik.

Tüm iyiliklerinin, yardımlarının yanında büyüklüğünü iftar programına davet ettiğimde de tüm Antalya’daki randevularını iptal ederek yönetim kurulu üyeleriyle sendikanın üyesi artsın, babamın asker arkadaşının akrabası mağdur olmasın diyeydi bunlar.

Kendi ilimizin il başkanı değiştiğinde ise ilk benim aleyhime çalışmalar yaptı. Yapanlara da destek verdi. Benim niçin sendika temsilcisiyken istifa ettiğimi il başkanı bilir ve de niçin başka sendikaya üye olup sonra istifa ettiğimi kendisisi vakıftır.

Antalya il başkanıma ne zaman telefon etsem sağ olsun telefonunu açarak beni hafife almadığın göstermiştir. Telefondan birisi sizi aradığında açma cesaretiniz yoksa bilin ki o kişiye karşı suçlusunuzdur ya da o kişinin günahsız yere suçlamışsınızdır. Utancınızdan açmıyor olabilirsiniz.

Sayın sendikasının il başkanından bahsediyorum. Tanışmış olalı en az yedi yıl oldu. Bu gün telefon açtım kendisine ilk tanışmış olduğumuz günü hatırlatan konuşmasından dolayı yazıyı yazdım.

İki gündür ulusal basınımızın Akdeniz ekinde sayın başkanın sendikasıyla alakalı haberler çıktı. Çok olumlu haberlerdi, bana emeği geçmiş birisi olan Antalya il başkanını kutlamak amacıyla aradım kendisini.

Antalya il başkanı diyor ki, tüm üye olabilecekleri sendikamıza davet edelim diye temsilcilerine destek veriyor. İşte Antalya’daki etkili ve bir yıldır da profesyonel olarak sendikacılık yapan kişi Süleyman Gökçen’dir.

Sendikacılığında ki başarısının devamını diliyorum. 81 vilayetimizin il başkanlarının hepsi sizin gibi olmalı mı dedim? Evet dediği için soru sormuyorum.

Sayın Antalya il başkanı Süleyman Gökçen Bey başarılı olacağını biliyoruz. Hala ilçemizde dillerdesin, gönüllerdesin. İyi ki varsın.