Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

28 Nisan '08

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Yüreğini düşüren adam

Yüreğini düşüren adam
 

Hoş bir arkadaşım var (Allah iyiliğini versin), çalıştıramadığı arabasıyla başı dertte iken görmüştüm onu bir gün. Üç-beş kişi arabanın başında idiler, arızayı tespit ve çözüm arayışı içinde oldukları sırada yanlarına varmıştım. Dağınık bir adam olduğunu bildiğim arkadaşıma, biraz da latife olsun diye, “Motoru düşürmüş olmayasın!” diye takılmıştım. Gerçekten, arabasına hiç bakmazdı, yani motorsuz gidebilseydi o taşıt, düştüğünü inanın fark etmezdi motorun.

***

Ya yüreğini düşüren adama ne demeli?

Önce anlamalı, sonra yargılamalısınız. Önce merhamet! Hatta ahlâk bile daha sonra gelir, ama mutlaka gelir.

***

Biz kendimizce tek bir özneden bahsediyormuşuz gibi konuşsak da yüreğini düşüren ne kadar çok adam var sahi… Yürek ve akıl eş zamanlı veya yapışık çalışmıyorsa, biri bir yere diğeri diğer yöne çekiştiriyorsa, daha da kötüsü, sadece akılla ve bilgiden nasipsiz bir ahmaklıkla ahkâm kesiliyorsa, işte buna yüreksizlik denir! Bunu anlayabilenlerdeniz. Neden-sonuç ilişkisi kurabildiğimiz, kurarken zorlanmadığımız bir durum bu. Pozitivist, pragmacı batının ruhsuz köleleri başka nasıl olabilirdi ki? Lâkin, dinî kavramlara boğulmuş, şeklî olarak da “Ben dinin temsilcisiyim.” diye bas bas bağıran akılsızlara ne diyeceğiz? Yürek çorbası kılıklılar, aklın acziyetini kavradıklarından değil, bilgisizliklerine öyle bir kılıfı yakıştırmadaki iğrenç maharetleri yüzünden, yürek ve gönül kavramlarının, merhamet denen (içe uzandıkça dibi enginleşen) haz denizinin ırzına geçtiklerini hiç düşünemiyorlar. İşte bunu, bize kimse izah edemez!

***

Yüreğini düşüren adam, yaşadığını zannediyor demek! Bilgiyi reddedip aklından tarifler üretenle, aklı reddedip ahmaklığıyla gönülden güller derdiklerinde ısrar edenler aynı sonuca hizmet ediyorlar demek! Akıl yürek işi olamaz, yürek de akıl işi değil ama bilgiyle kanaat geliştirenler, yüreğiyle de merhamet yeşertebiliyorlarsa, üstelik bu ikisini uyumla harmanlayarak karakter denen yemeği pişirip ikram edebiliyorlarsa, o zaman yürekli insan veya ADAM ortaya çıkıyor işte! Ona bizim medeniyetimizde münevver deniyor. Lütfen dikkat ediniz, aydın yahut entelektüel demedim, münevver, sadece münevver.

***

Beyni ile yüreği sürekli eylemde bulunanların, zamanın önceden kestirilemez anlarında bazı buluşlar yaptıkları, bazı hakikatlerin farkına vardıkları, önlerine sınırsız uçlarla başkalarının anlamadığı kapıların açıldığı malumdur. Bu durumlarda, bir rehbere danışılmazsa ve o hiç bilinmeyen alemlerdeki seyahatin yapayalnız yapılması tercih edilirse, eğitimsiz yürek ve bilgisiz akıl insana ne yapar bilir misiniz?

***

Sözüm ona modern insanın kimlik bunalımının da, huzursuzluğunun da, tad veren değil sıkan, boğan, tiksindirici yalnızlığının da sebebi budur!

***

Düşünen ve hisseden adamlara selam olsun! Yanlış denizlerde de olsa, düşünmek ve hissetmek yolunda yelken açanlara da selam olsun! Bilgi ile duyguyu, fikir ile merhameti, akıl ile yüreği Türk gibi tıkır tıkır işleyenlere selam olsun! İşte onlar, çok yakında o üstün Türk-İslâm medeniyetini kuracak olanlardır.

***

***

***

Diğerleri?

 
Toplam blog
: 84
: 1808
Kayıt tarihi
: 28.04.08
 
 

Elektrik mühendisi, "öğretimci", 2 çocuk babası, aslen Kuzey Kafkasyalı, Türk ve Türk'e dair olan..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara