Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '17

 
Kategori
Deneme
 

Zaman değer ilişkisi

Zaman değer ilişkisi
 

Zaman değer ilişkisi


Amerikalı psikolog Abraham Maslow’un hiyerarşi teorisine (Fizyolojik, güvenlik, sosyal, saygınlık, kendini gerçekleştirme) göre, insanlar temel ihtiyaçlardan başlayıp, belirli kategorilerdeki ihtiyaçlarını karşılayıp, daha ileri safhaya ve piramit şeklinde o kategorideki ihtiyaçlarını gidermeye çalışıp yine bir üst kategoriye geçmektedir. Bu hiyerarşi modeli genellikle piramit şeklinde gösterilir. En alt seviye, insanların en temel ihtiyaçları bulunurken, üst katmanlara çıkıldıkça ihtiyaçlar daha kompleks hale gelir. Piramidin en alt seviyesinde bulunan ihtiyaçlar, yiyecek, su, uyku ve ısınma gibi insanların yaşamını idame ettirebilmesi için gerekli olan temel şartlardır. Bu seviyedeki ihtiyaçlarını karşılayabilen kişiler, bir üst seviye olan emniyet ve güvenlik kategorisine geçerler. Maslow, teoride geçen tüm ihtiyaçların bir içgüdü gibi olduğunu ve davranış motivasyonunda çok önemli rol oynadığına inanmıştır. Psikolojik, güvenlik, sosyal ve saygınlık ihtiyaçları ‘yoksunluk ihtiyaçları’ olarak bilinir. Maslow piramidin en üst seviyesini gelişme ihtiyaçları olarak ifade etmiştir.

Edinilen şeyle (Şey=Bir meta veya insan) yazı grafiğindeki sonucu irdelersek eğer; 

İhtiyaç duyduğumuz bir şeyi elde etmeden, edinmeden, almadan, bizimle birlikte olmasını sağlamadan önce şiddetli bir istek duyar ve bunun için onu edininceye kadar maksimum çaba sarf eder, heyecan duyarız. Bunun için eğer o şey bir madde ise edinme ücretini kendimiz ödeyeceksek mali bütçemizi denk getirmek adına türlü hesaplar yapar, ya çok çalışır ya da tasarrufa gideriz. Eğer ebeveynlerimiz ya da herhangi bir arkadaşımız isteğimizi yerine getirecekse onlarla ilişkimizi sürekli sıcak ve sıkı tutar, talep ettiğimiz ya da bize alacağına dair söz verenlere talebimizi hatırlatarak unutulmamasını sağlamaya çalışırız. Eğer insansa onu hoş tutmak mutlu kılmak adına elimizden gelen her şeyi yaparız. Şirin görünmeye, olumlu, uyumlu olmaya çalışırız.

İstediğimiz kişi ile birlikte olduktan hemen sonra onu tanımaya, onunla ilgili her şeyi öğrenmeye çalışırız. İstediğimiz insanı elde ettikten, metayı aldıktan hemen sonra isteğimiz gerçekleşmiş, istek arzumuz, istek şiddetimizi tatmin etmiş oluruz, edinmek için gösterdiğimiz çabalar bizi yorgunluğa sevk etmiş edinildikten hemen sonra kısmen rehavet yaşamış oluruz.

Birlikte olduğumuz, ele geçirdiğimiz insanı ise artık daha da tanıyoruzdur, heyecanımız halen tazedir. Birlikte mutlu ve huzurluyuzdur. İstediğimiz şeyi aldıktan, temin ettikten bir ay sonra ise edinilen şeyin kullanım fonksiyonu hakkında deneyimlerimizi test ederiz, edindiğimiz şey hakkındaki düşüncelerimizi olgunlaştırmaya çalışırız. Birlikte olduğumuz insan dahil artık bu dönem içerisinde edilen şey bizim deneme sürecimizin sorularına yanıt verecek, performansı ile değerlendirilecek duruma gelmiştir. Ayrıca, edindiğimiz şey artık bizim için sıradanlaşmıştır.

Birlikte olduğumuz insan ile artık yavaş yavaş çatışmalar yaşıyoruz, zaman ise sorunların ortaya çıkmasına neden oluyordur. Konuşmaktan çok kavga eder durumuna evriliriz. Hatta sürekli çatıştığımız ve tartıştığımız için birbirimizi terk etmeyi düşünürüz. Mutluluk ve huzur çok uzaklardadır bizim için. İstediğimiz şeyin edindikten bir yıl sonra ise o şey hem istek açısından hem de fonksiyonel olarak bizim için bir şey ifade etmiyordur artık  kaybetsek te eskise de bozulsa da bizi etkilemeyeceğini düşünür, öyle hissederiz.

Ancak elde ettiğimiz şeyi kaybettikten sonra mutsuzluk girdabına girer keşke kaybetmemek için daha fazla çaba sarf etseydik, ona gerekenden fazla önem versek, daha çok sevseydik korusaydık diye vahlanırız. Yaşadığımız diyalektik çelişki ruhumuzu kapsayarak, acı çekmeye başlar daha da mutsuz oluruz.

Yazının resmindeki tablodan da anlaşacağı üzere, insanın zaman süreci içindeki değeri azalmakta ancak o şey kaybedildikten sonra ise maksimum değerine ulaşmaktadır.

Son söz; “İnsan; ulaşamadığı her şeyin delisi, ulaştığı her şeyin nankörüdür.” Pablo Neruda

Nizamettin Biber

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..