Zamanı akıtmak 5

5-] Söz gelimi kürklü bir hücre içi yapı özelliği ile ya da yağ dokusu geliştiren bir hücre içi yapı özelliğinin soğuk bir ortamın seçici olma özelliğine denk düşerek işlevleşen bir seçilim özelliği olması diğer farklı özelliklere göre daha çok gelişme şansının olacağı ve kürklü ve yağlı görünümü ortamın bir özelliği olmayı yansıtacağı gibi çok akıllı bir seçilim gibi olmanın mantığını da, bize dayatacaktır.

Böylesi her biri bir olmayan çevrelere değin denk düşecek olan işlev yapı özelliği karşılanmalarının mutasyonik özelliklerini taşır olmak; akıllı tasarımın ve akıllı tasarıma değin sistemdi girişmelerin ilişkilenmesi olamazdı. Ya da bir durumla görev işlevleşen organizma, farklı çevrelerde işine yaramayacak olan bu farklı işlevle iflas edeceği apaçıktır. Tasarımcı yaratışa göre farklı olmayan hep aynı çevrelerin olması gerekirdi. Ki tasarımcı yaratılış sürer olsundu.

Ya da yaratıcı tasarıma göre göçler ve göçler sonucu çevreye uyum olmamalıydı. Çünkü her bir uyum ve çevre değişmesi tasarımcı yaratılışa aykırı bir gelişmedir. Tasarımcı yaratılış değişmeler öngörmez. Aksine değişmelere karşı sistem iyice tıkaçlanmış bir değişmezliktir.

Girişmeyen, çalışmayan işlev, geriler. Ya da o organizmaca farklılaştırılan bir malzeme işlev olarak değerlendirilebilir. Söz gelimi böyle girişen ortamların kendi iç ve dış ilişkilenmesini taşıyamaması gibi durumlar da vardır. Böyle durumlarda sistem, olası işlev geri beslenme bağlantılarını ve sistemi kuramaz.

Yine söz gelimi, değişen çevrelerin zamanla değişecek olan etkilerini şimdiden ön görerek, tedbirleri şimdi olmayıpta milyar yıl sonraki olacak ortamlara göre denk olacak tedbir işlevleri bugünden hamal niyetine taşıyor olmak, hele geçmişte işlev olupta şimdi hiç kullanılmayacak bir yaratılışçı tasarımdı işlev en az enerji ile en az iş, ilkesine aykırı olurdu.

Bizim, bize anlatılan yaratışçı olgulardan ya da yaratışçı olguların en azında o şekilde çalışmadığından vaz geçmemiz gerekir. Size, onun öyle olacağını ve ancak o öyle olursa, o (yaratıcı) gücün var olacağını bize söyleyen bir güç yok. Üstelik o yaratıcı gücün, ancak bizim ona yakıştırdığımız zanlamalarımız gibi yaratıp da, o yaratıcı gücün başka türlü yaratır olmayacağını düşünür olmak da, çok çok abestir.

Haldeki olgu ve olayların desteklemediği süreçlerin uyduruk kriterleri bizim yolumuz olmamalıdır. Armut piş, ağzıma düş cinsi, bize verilmiş olan hazırda bilgiler de yoktur. Bizler kendi uslamlamalarımızla böyle bir düştü yaratıcı tasarım gücün ussallığı söyleşerek, kendi kendimizi ve böyle bir gücün olamlar dahilindeki yaratmasını sınırlamışız!

Oysa böyle bir gücün nasıl yaratışlar gerçekleştirdiğini bizler ancak sonsuz gelecekler içinde, sonsuz anlamaların eğilip bükülmesi sonucunda, hep daima bir şeyler anlamaya doğru vardırabiliriz. Evrenin olamlılığı bunu böyle kılmaktadır. Biz bir şey bilmiyoruz da denemez. Uçak yapıyorsak uzaya çıkıyorsak biz hiç denecek kadar da olsa, bir şeyler biliyoruz demektir.

Bir de tüm durumlar kendi istisnalarını içerir. Bu bir zorunluktur. Bunu başka bir yazımda inceledim. Söz gelimi vücüdumuzda, boş bir damar olma olgusu vardır. En az iş, an az enerji ilkesine muhal gibidir. Ama bir bütünlük içinde bu gibi istisnaların üçüncüsü dördüncüsü yoktur. Olamlılıklar en olası olmayanlarında olasılığını ön görür.

Bir başka ilke de o olgunun iç hacmi bir değerin küpü olaraktan artar iken, dış yüzey gerilimi, bir değerin karesi biçiminde artışla gerilir. Bu tür çelişmesinden ötürü o olgu ya da olay, ya da süreç davranışları, parçalanır ve bölünür, çoğalır, ufalırlardır. Bunlar dinamik yapıların kendi zamanlarını akıtan süreçlerindendirler.

Yani olgu ve olaylar, doğal süreç içindeki; sosyal ve topluma dek bir yapıyı ortaya koyamadıkça, sınırlı olacak. Hedefli, plânlı bir ileri gidişi, farklı ortamları görecek belirişle yapılaşamazdılar. Tasarım ve planlama toplumsal muktedirliklerin, zorunlu ve kısa erimli yansımalarıdırlar. Ya da gelişmeler; akıllı tasarım gibi bir yetkinleşmenin sonucunda, bu iş tamam deyişle; toplumsal tasarım ve planlama evrimi durdurup, evrimsel süreci istop ettirmemektedirler.

Örneğin, doğal ortamların gelişmeleri, kendi çevresinden başka olan çevreleri bilişte yapılaşıp, o ortamlara uygun girişmeleri seçip, ona göre gelişmeleri ortaya koyamazdılar. Zaten bu akılcı da olamazdı, verimli de olmazdı. Düşünün, akıllı tasarım nedeni ile 4 milyar yıl sonra uzaya gidecek olan bir insanın, yaratıcı tasarıma göre yaratıcı tasarımın ön görüsü gereği bizler; 4 milyar yıldır, uzay tüpü işlevli, ya da; astronot kıyafeti benzeri bir biyolojik donanımları boşu boşuna bir dört milyar yıldır taşıyor olacaktık.!

Bunu hem bir enerji israfı ile hem de hamal niyetine bir kambur olarak taşıyor olacaktık. Ki zaten halin işleyişine göre bu olanaksızdır. Üstelik bu donanımınız da mevcut her bir çevre ile uyumsuz dirençler ve hantallıklar olacaktır. Akıllı tasarımı, bir akıllılık zannetmek de, bir yanılgıdır.

Sürecek