Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Nisan '16

 
Kategori
Güncel
 

Zayıflamak ama nasıl?

Zayıflamak ama nasıl?
 

Görsel internetten alınmıştır.


Bahar geldi. Giysilerimizin hafifliğini hissetmeye başladık. Malum arkası da yaz. Şöyle masmavi bir denize dalma hayalini kim kurmaz ki? Hele fit bir vücuda da sahipsek… Ya değilsek? Yandı gülüm keten helva! Nasıl gireriz o denize?

Bu nedenle, özellikle hemcinslerimi bir telaş aldı. Ne yapsam da bir an önce şu fazla kilolarımdan kurtulsam diye çalmadık kapı bırakmıyorlar. “Mucize zayıflama yöntemi” diyerek sunulan tuzaklara atlıyorlar hemen balık gibi. Kimi televizyonda izlediği yağ yaktıran(!) otlardan medet umuyor, kimi ise internette reklamını gördüğü zayıflama haplarından sipariş ediyor. Onları içip hemen şıp diye zayıflayacaklar. Her biri ayrı bir Afrodit havasında dalacak masmavi sulara…

Oysa mucizevî bir zayıflama yöntemi yok!  Bunu ya bilmiyorlar ya da bilmek istemiyorlar.  O nedenle son zamanlarda kullanılan bu zayıflama ilaçları nedeniyle, gencecik kızlarımızın ölüm haberleri yansıyor televizyonlara. Bu ilaçların zayıflatma etkisi var elbette. Bu etki daha ilk anda ortaya çıkıyor ve önce alanların cüzdanlarını bir güzel zayıflatıyor. Bununla kalsa iyi, sonrasında da canlarını da alabiliyor bu ilaçlar. Yani “Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak”  gibi bir durum.

Ölüm saçan bu ilaçların böylesine uluorta ve reçetesiz satılmasının önünün alınması gerekir daha fazla ölümler olmadan.

Zayıflamak uğruna ölmeye değer mi? Varsın denize daldığınızda ağırlığınızdan taşsın sular ve dalga dalga, köpük köpük yayılsın tüm sahile. Varsın bazı kendini bilmezler alay etsin kilonuzla, ne çıkar? Sallayın gitsin! Önce sağlık lazım insana, sağlık. Sağlığınız için zayıflayın elbette ama belli odakların dayattığı kalıba sığmak için ve o belli odaklara para kazandırmak için hayatınızı riske atmayın.

Oysa zayıflamak için yapılması gereken az yiyip, çok kalori harcamak. Bu da elbette meşakkatli iş. Pastalara, böreklere, tatlılara veda ile biraz da sabah uykusundan feragat edip yürüyüşe gitmeyi gerektirir. Bu kadarcık bir fedakârlıkla bakın nasıl kilo verirsiniz üstelik sağlıklı bir şekilde. Spor salonlarına gitmek isteyenlere de elbette itirazımız yok.

Ben de her gün sabah yürüyüş yaparım. Bu yürüyüş beni güne hazırlar. Moral bulurum. Ancak son zamanlarda sağ ayak bileğimde bir ağrı hissetmeye başlamıştım. Bu benim yaşam kalitemi bozmaya başlayınca doktora gittim. Doktorumun yaptığı muayene ve görüntülemeyi içeren tetkikler sonucunda herhangi bir soruna rastlanmadı ancak bana söylenen nedenle şaşırdım; “Kilonuz fazla, ayağınız o nedenle ağrı yapıyor.”

Kendimi ne kadar kötü hissettim anlatamam. Demek ki kış aylarında yaptığım yaramazlıklar geriye tepen top gibi beni ayağımdan fena vurmuştu. Ben nasıl yaptım bu kötülüğü sevgili ayaklarıma diye düşünmeye başladım. Onlar ki benim yükümü çeken cefakârlarım. Onlara taşıyacaklarından fazla yük yükleyerek nasıl haksızlık yapmıştım. Onlar da beni boykot ederek yürütmüyorlardı. Tez elden çözmeliydim.

Yönlendirildiğim diğer doktor da üç ay gibi bir zamanda sekiz kilo vermem gerektiğini dikte edince kendimi diyetisyenin karşısında buldum.

Diyetisyenim sağ olsun benimle o kadar ilgilendi ki, kafamda cevaplanmamış tek soru dahi bırakmadı. Öncelikle ihtiyacım olan kaloriye uygun hazırladığı diyet listemi verdi ve yürüyüşlerime de devam etmemi istedi. Çok rahatlıkla uyguladığım diyet programımda sağlıklı kilo vermeye başladım. İnşallah belirlenen zaman süresinde sağlığım için gerekli olan kiloya inmiş olacağım. Elbette kış aylarında yapmış olduğum hataları da bir daha yapmayacağım.

Mucize zayıflama yöntemi diye bir şey yok. Emeksiz kazanç olmaz. Doğru olan, bir doktor kontrolü ve onun yönlendirmesi ve kişisel gayretinizle zayıflamaya çalışmaktır. Az yemek, çok hareket… İşte mucize formül bu ve maddi külfeti de yok. Hem cüzdanınız, hem de canınız emniyette. Daha ne olsun?  04 Nisan 2016

 

 

 
Toplam blog
: 278
: 1431
Kayıt tarihi
: 20.11.10
 
 

Bir Kamu Kurumundan emekliyim. Bloğumda; yaşadıklarımı, çevremde gözlemlediğim olaylar ile kendi ..