Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Eylül '14

 
Kategori
Güncel
 

12 Eylül... ''Kumandan Che Guevera''

12 Eylül... ''Kumandan Che Guevera''
 

Karanlığın gölgesinde geçti gençliğimiz.

Geceye uzayan saçların karanlğında, ay ışığı yolunu kaybediyor. Bir karanlık ki ömrümüzün en taze baharında bizi avuçlarına gömüp, mevsimi büküp kışa döndürüyor. Soğuk, fırtınalı ve  de ağzı bıçaklı bir güz  böğrümüzü deliyor. Ben bu yarayı nerden aldım  da bir türlü iyileşemiyorum diye düşünürken karşımda karaya boyanmış, kapkara günlerin başlangıcı olan ve bugüne uzayan on iki eylülün saçlarını görüyorum. Zamanı acı ile örüyorum. Taranıyor ömrümümüzün  ilk baharı sonra yazı ve kışı, ve şimdi son baharı...Ellerimizde ışığın kırılmış cam parçaları etimize batıp canımızı ıstıraplar cehennemine gönderiyor. Eyy Zamanın kraliçesi, cehennemin kralı, yönettiğiniz ruhumuzda açtığınız boşlukta doldurduğunuz kanın kırmızılığında sarhoşluğunuz, ettiğiniz gri dualarla canımızı okumaya devam ediyor. Bedenimizde, bedelini fazlası ile ödediğimiz elbisenin deseninde olan acının renkleri solmadı hala. Zaman kalitesiz geçerken bedenimize giydiğimiz ruhumuzun kumaşı kalitesinin ne kadar değerli olduğunu çürümeyerek belli ediyor. Her şeyin çürümeye devam ettiği bu zaman diliminde, hala yüreğimiz kanamaya devam etse de dinlediğimiz devrim şarkıları anıları diriltiyor.....

On iki Eylül, önce ruhumuzun yapraklarını döktü, yetmedi gövdesini kesti, yetmedi kökünü kazımaya başladı, kazıdı da; ama kökün ucu öyle derinde ki oraya ulaşamadı, ulaşamayacak. Kök gövdesini oluşturacak, sonra dallarını ve yapraklarını ve çocuklarımız, torunlarımız o ağacın gölgesinde uzanıp şarkı söyleyecekler.

Çektiğimiz ve çekmekte olduğumuz bütün acıların kökünde, on iki eylül uzanmış sere serpe yatıyor, çıplaklığının çirkinliği ile; en güzel yaşımızı acımasızca darp eden, bizi en kalabalık yerimizden kurşunlayıp, yalnızlığa sürükleyen darbenin, dar bedenimizi genişlettiği zaman sürecine giydirdiği baskılar bedenimizin üzerinde yırtılmaya başladı çoktan. Bedenimize giydiğimiz elbiselere ruhumuz sığmıyor artık.

Kapanmıyor eylülün açtığı yara ve ben her on iki eylülde ''Comandante Che Guevera'' şarkısını açıyorum.... ''Cesaretinin güneşi/ ölümü kuşattığında/  tarihin doruklarından/ seni sevmeyi öğrendik...İşte tam burada duruyor/ senin tatlı varlığının/ duruluğu ve içtenliği/ komutan Che Guevara...''

  

    

 
Toplam blog
: 71
: 1292
Kayıt tarihi
: 10.08.11
 
 

Hacettepe Fransız Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Öğretmenim, şu anda yurt dışında görev yapıyorum. ..