Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ocak '20

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

21.Yüzyılda Enflasyon

D.21 YÜZYILDA EKONOMİK VE TEKNOLOJİK DÖNÜŞÜMLER KARŞISINDA ENFLASYON

             Başlangıçta savaşlar ve dünyayı sarsan terörizm olaylarıyla büyük hayal kırıklığı yaratsa da 21.Yüzyıl; bu zamana kadar tanık olmadığımız bilimsel, teknolojik ve ekonomik gelişmelere sahne olmaktadır. Doğaldır ki konumuz olan enflasyonun yeniden tanımlanması olayını da yönlendirecek esas olgu bilimsel ve teknolojik gelişmelerdir. Tarih boyunca da böyle olmamış mıdır? Eğer insanlık tarihi boyunca olup biten tüm bu süreçleri yok sayarsanız geriye ne kalır? Herhalde hâlâ ilk çağ şartlarında yaşayan insan topluklarından başka bir şey değil…18.Yüzyıldan beri yaşanan numaralı sanayi devrimleri ve günümüzde konuşulan Endüstri 4.0 aslında bu şey değil midir?

            Öyleyse rahatlıkla ifade edebiliriz ki gelecek on yılların enflasyonları genel özelliklerinden çok fazla uzaklaşmasa bile tüm bu bilimsel ve teknolojik gelişim ve değişimlerden etkilenerek onların izini taşıyacaktır. Peki, bu denli etkili bilimsel ve teknolojik gelişmeler hangileridir diye sorgulayacak olursak karşımıza ilk olarak Blockhain Teknolojisi çıkar. Kısaca şifrelenmiş işlem takibi sağlayan bir dağıtık veri tabanı anlamına gelen Blockhain, birbirini tanımayan ve bu yüzden de birbirine güvenmeye ihtiyacı olmayan çok sayıda işlem sahibinin (sayısız da diyebiliriz) bu teknoloji sayesinde bir merkeze bağlı olmaksızın işlem yapmaya izin vermekte, böylece işlemler direkt olarak alıcı ve satıcılar arasında güvenli bir şekilde gerçekleşmektedir.  

            Blockhain Teknolojisi güvenlik teknolojilerinden tutun da bankacılığa kadar birçok sahada kullanım alanı bulabileceği gibi esas fonksiyonunu Kripto /  e paradagöstermiştir. Hemen herkesin Bitcoin’le özdeşleştirdiği elektronik Kripto paranın gösterdiği olağanüstü gelişmenin “Çok fazla sürmeyecek bir saman alevi “ olduğu sanılmış, ancak yıllardır para birimlerine göre değer yükselişini ve global etkisini arttırınca hiç de öyle olmadığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca çok uluslu şirketler, büyük bankalar ve hatta merkez bankaları nasıl bir şekil alacağını izlemeye başlamışlardır.

            E, Blockhainin esas fonksiyonu, uygulama alanı kripto para olunca bu fenomen para biriminin arz ve talebinde meydana gelecek değişmeler veya ekonomi ile karşılıklı etkileşimin yeni bir tür enflasyon doğurup doğurmayacağı araştırma konusu olacaktır. Tabii burada esas mesele bu para birimlerini  (Bitcoin, Etheryum vb.) kontrol eden bir merkezi otorite olmadığı için enflasyonla mücadelede parasal tedbirlerden söz etmek çok fazla mümkün olmayacaktır. Belki bu paranın alım gücü düşünce üretimi yavaşlatılabilir o kadar. Bu durumda Merkez Bankalarının devreye girip hemen herkesin üzerinde mutabakata varacağı tek bir kripto paranın (Dünya parası gibi) dolaşıma sokulması gerekecektir. Bu aslında komplo teorisi denilen “Tek bir Dünya Hükümetinin” ilk adımları olabilir mi?

            İkinci önemli gelişme de enflasyonun arz yönü yani üretim maliyetlerinde ve verimliliğinde oluşacak radikal değişim ve dönüşümler olacaktır. Başta enerji maliyetleri olmak üzere her çeşit endüstriyel malların üretim maliyetleri günümüzde hızla filizlenmekte olan Endüstri 4.0, Dördünü Sanayi Devrimi, füzyon reaktörleri ile

Güneşimiz misali çok büyük enerji üretimi, güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji türlerinde hızlı maliyet düşüşleri, ev tipi güneş enerjisi üretim türlerinin  yaygınlaşmasıyla – Pencere camlarının birer güneş enerji paneli olmasıyla  Cam 3.0 dönemine gireceğiz. Bilindiği gibi Cam 1.0, yüzyıllardır kullanılan silisyum kaynaklı pencere camı, Cam 2.0, Isıcam ya da yalıtılmış cam teknolojisi, Cam 3.0, doğrudan enerji üreten cam teknolojisidir – artı gelir bile elde edebilecektir.  Bu durumlarda fiyatları radikal ölçüde düşen ve adeta sınırsız ölçüde bollaşan mal ve hizmet üretimiyle  “Enflasyonun tarihe karışacağını” bile öne sürenler vardır.

            Talep yönü ne olacak derseniz, otomasyonun yaygınlaşması ve yapay zekâ – robotik ikilisinin fabrikaları, hizmet işyerlerini ele geçirmesiyle işsiz kalacak yüzlerce milyon insanın ekonomik sistemi darmadağın edeceği ileri sürülse bile kendilerine mecburen ödenecek “Vatandaşlık aylıklarıyla” belki de emekliler gibi hiç çalışmadan fiyatları büyük ölçüde düşen ve hiç olmadığı kadar bollaşan mal ve hizmetleri rahatlıkla alarak hayatlarını idame ettirebileceklerdir.

            Tüm bu gelişmelerin az gelişmişlerin dünyasına ne ölçüde yansıyacağı ve o0nları göç etmeye mecbur kalmadan kendi yurtlarında tutup tutmayacağı şimdiden bilinmemektedir. Ancak özellikle ucuz enerjiden yeterli ölçüde yararlanarak daha güzel bir dünyada ve daha iyi şartlarda yaşayacakları kesin gibidir. Buna rağmen özellikle insan kalitesi ve yönetim bo0zukluklarından kaynaklanan iç gerilimler ve hatta savaşlar nedeniyle bunlar için enflasyon daha uzun bir süre baş belası olmaya devam edecektir.

            Tüm gelişmiş dünyanın kripto e- paraya geçip, milli bankalar tarafından çıkarılan kağıt para birimlerinin artık geçmez duruma gelmeleri halinde bu ülkelerin başta hammadde, satacak bir şeyleri olması gerekir. Aksi halde sonu gelmez karışıklıklar, iç savaşlar, açlık ve kıtalararası göç onları beklemektedir. Bir zamanlar ucuz iş gücü en büyük avantajlarıydı ancak Sanayi 4.0’ un dayattığı otomasyon buna çoktan son vermiştir.

            Aslında bu korkutucu gelişmelerden Türkiye’de nasibini alacaktır. Eğer önümüzdeki iki on yılda ( 2020-30’lar) sanayileşmemizi tamamlayıp, bilgi toplumuna dönüşemezsek biz de az gelişmişlerle aynı öykünün içinde olacağız.

  (Devamı var)

 
Toplam blog
: 343
: 446
Kayıt tarihi
: 19.02.11
 
 

Marmara Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi mezunuyum. Teknoloji Yönetimi dalında mast..