AJANDA'NIN TARİHİ

Yeni yılla ajandalarımızı yeniledik. Eskileri arşivledik. Yeni ajandamızı yeni sayfalarını yeni yılın yeni ufuklarına açıverdik. Sevgili okurlar, bir çok kişide olduğu gibi bende de ajanda takıntısı vardır, nerede bir ajanda görsem, eller açar içine bakarım. Ajandamı özel seçerim, Günlük notlarımı aldığım sayfaların yanında toplantı notlarının alındığı sayfalar, özel çalışmalarımın özetlerini yazacağım sayfalar önemlidir benim için. Haritalar da varsa çok iyi olur.

Türkiye de ajanda deyince akla ilk gelen marka bildiğiniz gibi "ECE" dir. Kısaca tarihini sizinle paylaşmak istedim.

1868 yılında doğmuş ve 24 yaşında Beyazıt'da AFITAP firmasını kuran Mehmet Sadık Kağıtçı, bu işin ilklerinden. Kırtasiye ve matbaa anlayışında değişiklikler yapan Sadık Bey, 1910 yılında günümüz ilk ajandalarını "hatırlatmak ve hatırlamak için yazılan" anlamına gelen Muhtıra'ları çıkarmış. 

Söylenenlere göre Sadık beyin oğlu bir Afgan kızını sevmiş, ama kızı vermemişler. Bunalıma giren Ahmet bey intihar etmiş. Kızın ismi Ece imiş. Sadık bey, aşkın defterini Ece ismi ile satmaya başlamış. 

Zaman içerisinde Ece ajandalarının sayfaları karıştırılırsa Türkiye'nin tarihi yeniden yazılabilir. Acıların sevinçlerin, rüyaların, hedeflerin, borçların ve alacakların yansıdığı Ece Ajanda sayfaları tarihin yansımaları gibidir.

Bilindiği gibi biz yazma kültürü açısından çok zayıfız, iş böyle olunca ajanda kültürü de daha önemli bir hal alıyor. Ajanda seven biri olan Sadık efendiye ve şu anda beşinci nesil oğullarına teşekkür ederiz.