148 yazı bulundu
Sıralama :
Altın uçlu dolma kalemi evirdi, çevirdi elinde kadın… Kocasının ilk hediyesiydi bu kalem Ona… Yazmayı çok sevdiğini öğrendiği gün hediye etmişti. Derin bir iç çekti… Ve… Hatıra defterinin sayfalarında dolandı gözleri… “Pisstt… Pisstt… Kart kedi…” de...
Yolun ortasında yatıyordun sen. Ben, bir köpeğe mama vermek için yolun kenarında durmuştum. Köpek yoktu ama arkama döndüğümde sen yolun ortasında yatıyordun. Kör gözlü sürücüler vızır vızır geçiyordu. Sen kafanı kaldırıp bakıyordun. Anlamak istiyord...
İki yıldır Kasımpaşa'da oturuyorum. Haliç'in güzel kıyısında, yorgun ve zorlu yaşam mücadelesinin izleri yüzlerine yansımış insanların çoğunlukta olduğu bir semt burası. Yüzler asık, yabancılaşmanın verdiği endişe öyle belirgin ki, gülümsemeyi unu...
Mahallenin uyanık kedisinin yine oyununa geldik. Hem de bu ikinci. Yorgunargın alışverişten eve dönmüştük. İçeri girer girmez mutfağa daldım. Öğle yemeği için yemek yapacaktım. Hemen kolları sıvayıp yemek işimi hallederken bir yandan da sofrayı kuruy...
Sarman Kedi ve Can Dündar’ın ‘Mustafa’ sı Her gece kızıma yatmadan önce bir masal okurum. Dün okuduğumuz masal dünya masallarından ‘Sarman Kedi’ idi. Sarman Kedi, ceviz ağacının altında uyuyormuş. O sırada başına pat diye bir ceviz düşmüş. Kedicik...
Bazı hastalıklar vardır teşhis korsunuz. Koyarlar. Bazı hastalıklar da vardır ki; en son teknolojiyi kullansanız bile çözemezsiniz. Teknoloji teknoloji olmaktan utanır, kalbi tekler, nevri döner, aklı şaşar. Bütün devreler SOS vermeye başlar ve patla...
Sevgili Beran'ın yazısını okudum bu sabah.. O da, gazetelerimizde köşeleri tutmuş büyük büyük köşe yazarlarımızın yazılarını okumuş da yazıya çökmüş.. Belliki "bir gün, bir gazetemizin, bir köşesinde" yazılar yazabilmenin şartlarından birisi, ...
Daha evi görmeden ev sahibinin elini sıktı.Islak bir eli vardı ev sahibinin. Bu yüzden kız, elini paltosunun arkasına adama belli etmeden silip kuruladı. Evi kiralamıştı ve henüz nasıl bir yer olduğuna dair bir fikri yoktu. Ama bu o kadar da önemli...
Tam lokmasını yutacakken bir ses geliyor derinden, içli, bezgin. Miyav Arka masada duvar dibinde oturan iki kızdan gelmiştir. Şu Çinliler de neler icat ediyorlar, hüzünle miyavlayan anahtarlık olmalı son keşifleri. Yemeğe devam ediyor gülümseyerek...
Onlar sokağın neşesi, yeni doğmuş üç küçük yavru kedi. Her sabah, küçük bedenlerinin ayakta kalabilmesi için yemek aramak en ciddi işlerindendi. Ufaklılıklar, büyümek hayatta kalmak için sıkı bir mücadele vermek zorunda idiler.Onları ilgilendirmez...