Ormanın önemi

Canlılar nefes almak için oksijene ihtiyaç duyarlar. Kimi canlılar bu oksijeni vücutlarına akciğerleri vasıtasıyla, yani solunum yaparak alırlar. Oksijensiz kalmak yaşamsal fonksiyonları olumsuz etkiler ve canlı yaşamını son erdirir. Kısaca, yaşamsal varlığımızı sürdürebilmek için oksijene ihtiyacımız vardır.

Ağaçlar ve ormanlar da dünyanın akciğerleridir. Canlıların yaşaması için gerekli olan oksijenin büyük bir kısmını ormanlar sağlar.

Ormanların faydalarını kısaca sıralayarak, ne kadar hayati bir öneme sahip olduklarını görelim.

-       Ağaçlar kökleriyle toprağı tuttukları için, toprak kaymasını, aşınmasını ve su baskınlarını önlerler.

-       Ormanlar bitkiler ve hayvanlar için doğal bir su kaynağıdır.

-       Ormanlar, bitki örtüsü ve toprak içerisinde büyük miktarda karbon depolarlar. Bu da iklim üzerinde olumlu etkiler yapar. Aşırı sıcakları düzenler. Sıcak ve soğuğu dengeler.

-       Su buharını yoğunlaştırarak yağmur haline gelmesini sağlar.

-       Yerleşim alanları çevresindeki hava kirliliğini ve gürültüyü önler.

-       Ormanlar, çevresinde oturan insanlar için çeşitli iş alanları sağlar.

-       Ormanlar ulusal savunma ve güvenlik bakımından çok önemlidir. Askerî birliklerin savaş tesisleri ile araç ve gereçlerinin gizlenmesinde önemli bir görev üstlenir.

-       Ormanlar eğlenme dinlenme ve boş zamanları değerlendirme imkânları sağlar.

-       Ormanlar yaban hayatı korur. Nesli tükenmekte olan hayvanların üretimi, korunması ve barınmasında koruma alanları oluşturur.

-       Ormanlar doğal afetleri önler, ülke turizmine katkıda bulunur.

-       Ormanlar yaşantımızın her safhasında ihtiyaç duyduğumuz bir hammadde kaynağıdır. Yakacak ve mobilya yapımında yararlanırız. Ayrıca bitkisel nitelikli tohum, çiçek kozalak, mineral nitelikli çakıl, kum gibi hammadde kaynaklarını da ormanlardan elde ederiz.

Bütün bu faydalarına ve zorunlu gerekliliğine rağmen ağaçların tarla ya da yol açmak için kesilmesi resmen bir cinayettir. Çünkü onlar da cana can veren, bizler gibi soluk olan canlı varlıklardır. Hem bilinçsiz, hem de art niyetli insanların ağaçları keserek yok etmeleri, ayrıca yaz aylarında dikkatsizlikten kaynaklanan nedenlerle çıkan orman yangınları yüzünden, zaten orman fakiri olan ülkemiz,  daha da zavallı duruma düşmektedir.

Doğayı ağaçlarla donatmak ve korumak gerekirken, bilinçsizce onları kesmek, akıl alır bir davranış değildir.

Bizler soylu bir geçmişe ve tarihe sahip olan bir milletiz. Eski Türkler ağacı kutsal sayıp, dünyaya gelen her çocuk için bir ağaç dikerlermiş. Bu da zamanında doğaya verdiğimiz önemin en güzel örneğidir. Şimdi ise ne söylenebilir ki?...

Her yıl orman yangınlarıyla kül olan milli değerlerimizin yok oluşunu mu yanalım, yoksa bu değerli ve nadide ormanlarımızın hiç gereği yokken açılmak istenen yollar yüzünden kökünden sökülüp atılmasına mı?

Bu gidişle gelecek nesillere bırakacağımız doğal mirasımız kalmayacak. Kendi evlatlarımızı ve torunlarımızı kirli bir çevreye mahkum ediyor oluşumuz bile vicdanımızı sızlatmıyorsa eğer, kelimeler önemini yitirmiştir artık… Yazık… Çok yazık…