… sempati-zan-lısı … Çukurova sıcağı kan akışlarımla, yine bitmeyen kavgaların birindeyim, serüvenlerinizin mola duraklarında oluşan, proleter devrimci arkadaşlıkların evrimine ilişkin… ..
…“Şimdi tek eşliliğin de, para karşılığı zorunlu fuhuşun da, güncel iktisadi temellerini kökten değiştirecek bir evrim sürecinde gidiyoruz”… Uygarlık tarihinin doğuşundan bu güne dek uzanan sür..
...nedir ki yaşamak... var olmanın denklem ve kurallarına, bağlanmışlığımızdan başka, nedir ki yaşamak? mekanik, fizik, organik hayat, sen de bilirsin işte... bir çiçeğ..
…sen ve seni – sen anlatsan… bellidir soluyuşumuzun nedeni, oysa kim bilir hangi nedenlerden, şu gizli savruluş... en cesur yorumları haykırırdık çoktan, olmasaydı şüpheci sarhoşlukl..
şimdi sorarım… Hiç yerim olmadı mı düşlerinizde…? Oysa ben... uzanırım boyluboyunca, hemde sereserpe, ve sessizce solurum, kendi düşlerimde, hayaller kurargibi olsada, çok ince imiş..
… Demokratik gelişimler bir yandan ekonomik gelişmenin etkisine uğrayacak, ama bir yandan da, dönüşümün uyardığı ekonomi üzerinde etkide bulunacaktır. Toplumsal tarihin diyalektik akışı bu olsa gere..
Günümüz teknolojisi insanı bir sardı mı; dahası kolay, kolay bırakmazmış… hadi sende adam oradan… kim demiş onu? Boş versene sen… Her sabah ulusal medyayı şöyle bir gözden geçireyim düşüyle; fazlaca ..
…“nasıl da alışılmış arsız utanmazlıklara/ karışık haram hazların kavgalarına dalmışız/ kader avuntusuyla sızlanıp, hasta yatalak düşlerle/ verilmeyen savaşların mateminde, yada yas..
Galiba, bu hayat bizim...Birazcık farklı olsa da herkesten, Olsa ki ne çıkar... Biz mi istedik böyle olsun, Öyle olsa da kime ne bundan, Yansak ta yanarız da!...Kimseye bir..
Bu çalışmam; şiir ve edebiyat çalışmasından çok (proleter) emekçi sınıf değerlerimizin, doğru bir dünya görüşü içerisinde degerlendirilip geliştirilmesi inancıyla, olmamız ve olması gereken ölçülere..
1955 yılında Çukurova-Ceyhan’da doğdum. Orta öğrenimi yarıda bırakıp on iki yaşında oto tamirci çıra..