Ne çok nâlânım hüznümden, bir bilsen, âlak-ı demdir aşkın içerimde. Süzülür göz yaşım zülfüm tellerinden ki, gitmez hayâlin gözlerimden. Kayıp bir ebedgâhtır imdi gönül hanem, perişandır bu bedbin ..
Hayâl Bir tarafı deniz diğer tarafı orman ile çevrili küçük bir sahil kasabasındayız. Ahşap, sevimli, küçük bir kulubenin içinde doğa ile başbaşa... Fazla eşya yok. Eski bir kilim, ..
Bazen, mutluluğun ne olduğunu unuttuğumu düşünüyorum. Eğer mutluluk yüzde oluşan küçük bir tebessümden ibaretse. Ama pek sanmıyorum. İçinde hasret olan, gurbet olan, özlem olan, belkide ayr..
Ne çok ayrıyız sevdiklerimizden Ne çok acılar çekiyoruz, gündüz ortası vakitlerde . Oysa gece düşmeliydi aklımıza , sevdik dediklerimiz En çok gece kanamalıydı, kanmalydı sevda yalanla..
Bu gün yine sana açtım gözlerimi, sana uyandım. Merhaba ömrümün en uzun, en meşakkatli yolu! Yine aklıma düştü zeytin karası gözlerin. İki damla yaş süzüldü gözpınarlarımdan biri sana, biri bana ak..
Benim hiç 'Baba'm olmadı biliyor musun. Baba diye/bildiğim dağ gibi adam 'Benim sığınağımdı, tek dünyam'. 'On üç'üm de devirdim koca dağı Bombaladım sığınağımı... Elle..
Bazen ne kadar unutmak isteseniz de, hayatınızda derin izler açan yaralar, kabuk bağlamasına rağmen bir şekilde yeniden kanamaya başlar. Tıpkı bu gece benim yaşadıklarım gibi. Çok basit bir tesadüf..
Seyyah oldum gezerim şu garip alemi Eyvallah tattım kaderin her türlü nimetini Var mıyım yok muyum bende bilmiyorum ya Gel ey gönüller sultanı sevgili İllaki gel, seni bekle..
Yıl 1975, aylardan “Haziran” kirazların olgunlaştığı ve bollaştığı bir zamandı. Henüz 6 yaşımda olmalıyım tam olarak hatırlayamıyorum. Annem, ben, ağabeyim ve küçük kardeşim köye gitmiştik...
İşimi ancak bitirebildim. Kahvemi aldım ve geçtim klavyenin başına. Yazıp yazmamak arasında, geldim, gittim epeyce. Ama yazmazsam, içime dert olur. Ben gündüzün bir kısmında uyur,..
İlkokul mezunuyum. Müzikle ve şiirle ilgileniyorum, yazmayı seviyorum.. İki edebıyat sitesinde (a..