Geldiğin gibi gittin bir gece..Cebinde resimlerin , duydukların ve öğrendiklerinse yüreğinde...O gece gökyüzü karanlıktı...Ama birden bir ışık demeti belirdi...sanki çölün ortasındaki ..
Ücra bir çekmece köşesinden fırlayıverdiler. Düştüler işte şu kış günü peşime...Kovsam; gönül razı olmayacak, gel desem; olacak iş değil..Bak yeminle ben istemedim bu defa; ister inan iste..
Hala dedim ona...eğer hala ufak şeylerden mutlu oluyorsan sen de, benim olduğum gibi...Hani olur ya işte...bir yıldızın kayışı içini ürpertiverir o kilometrelerce ötende dahi olsa. Halbu ki ne..
* "Her uzak şey gibi öyle yalnız hayal..." derken birde bakarsınız ki...Şu ani seyahatlerin müptelası avare yüreğiniz, her seferinde olduğu gibi bu defasında da vakit, saat kaygısı gütmeksizin..
Çizdiğim tüm "sen" den eskizleri döktüm dün gece önüme. Göz önünde karamalar halinde durmamalı... derlenmeli, toplanmalıydı artık dedim ortalık. Birileri tüm bunlar birleştirmeli ve o bir res..
Keyifli zamanlardı, bekledim.. beklediğimi bilmeden ben seni,Keyifli zamanlardı, şiirlerinde dokundum sıcaklığına ,Mırıldandığım şarkılarında, sokuldum tenine...değmeksizin asla elim ellerine...
Bir yıl kadar önceydi... Aklını karıştırmış sorularınla adına tezat aradığını bulmaya dair umudunu yitirmekle, ona sarılmak arasında gezinen sen... arayışın benim için en az gözlerin kadar ber..
-Soğuk iklimlerde büyüdük, ondan mı dersin? Onun için mi ikimizinde gözleri böylesine çekik?-Muson rüzgarlarına karşı böyle oluyormuş...öyle diyor bilim adamları; "türün evrimi adına" sanı..
Bir an gelir, bir süre önce yaşananların o sırada pekte tadına varılarak, tamda anlamlandırarak ve aslında keyfini çıkararak yaşanamadığına dair; bir his kaplar ya içinizi...Sorarız değil mi o..
Ne riyalara sahne oldu kim bilir sahnesi...Ne ucuz oyunlara şahit oldu gözleri... Tanrı bilir, belki de bundandı sevildiğine dair duyduğu güvensizliği...Yada acıyı büyütmek adına, o istey..