umut yürekte acıya demlenirken boş gölgeleri deriyorlardı onlar mecburiyetten uzak yolculuklara döndüğünde yol yüzlerinden kalkan yük sırtlarındaydı artık mavide..
gelip sığınmışlar buraya iki göz bakla oda, bir küçücük mutfak banyo, tuvalet bir arada avluda o kadar büyük hayâller sığar mı bu derme çatma çatıya baba kâh çalışır, kâh ..
gözlerini dikmiş göğe yeni sular beklerken dere varlıkla yokluk çarpışıyor tenkafesinde * yakasına yapışmış ölüm yaslı, yorgun başı duyulmayan türküsünde suy..
Onlar hep kavgadaydılar Esip gürlediler durmadan durmadan… onlar bizler onlar bizler bizler onlar bizler onlar… ister zengin ol, ister fukara..
kapımızda sesi vurdu önce geceye uyandı tenimiz tinimize sindi / s i n d i tinimiz gece notları tuttuk, günü unuttuk içimizdeki kara kuyuda birikenleri almıyor içimiz birlik..
/vahadan çıkmayan, bilmez sahranın çilesini kasabın derdi, duymaz can çıkışını ateşin düştüğü yer neresi?/ şamar oğlanı şakşakçılar bıkmaz usanmazlar çinko kaplı yüz..
Anne karnı gibi güvenli değil dünya yüzü bir içeriyi bir dışarıyı solu çocuk gör farkı kendince çıkarsız ve yalansız bir tek anne yüzü yalan gülümseyişlerdek..
şehvetli ağzında kışın uyumayan karayel öper gözlerini kar yanığında yüzün yoktur senin ilk yazın bilmezsin dört mevsim(i) babanın bilmediği adın olmayan kafa kâ..
canhıraş biter acının töreni öğretisi başlar sonra azalırken tesiri söz soğur acıda yavaş yavaş sökülür kalabalık ağı el ayak çekilirken hayatın ağır pedallarında tek se..
ters yüz dönünce hayatın madalyonu batan gemide son flikaya sığmayan yolcu yaşamın terkisini ararken ısırdı gözlerini umman oysa <..