Keşkelerin keşkesi yoktur. Yerleşkesi de yoktur. Anlamı da yoktur. Ama hayatımızda hep vardır. Bir profilimi çizsem mesela; Olumlu olumsuz ! En çok ülke soru..
OKTAY SİNANOĞLU'na saygılarla Bir dehanın son olacak bir karedeki düşündürdükleri :( Işık saçan bir beyinin ve bir fiş çekimi salisesindeki ışığın karanlığa geçiş karesi. ..
Yine geldi bir bayram. Ne çabuk geçiyor zaman. Oruç tutanlar yorgun, tutamayanlar üzgün. Bunun nafilesi de var. Sağlıcak olsun can. Nerede o eski bayramlar dedik bir ara özlemlerle. ..
Her renkti yine her yer.Kanatsız periler pembe renkteydiler. Kelimeleri boşluğa üflüyordu nefesim. Yeni eşyalar lazımmış benim olmayan bir eve. Pembeden panjurları, balkonunda yeni ekilmiş ..
PENCEREMDEN Kentsel dönüşüm dediler. Yıktılar her yeri duvarlarla birlikte. Anıları yok ettiler. Kentleri terk edişte kader midir? Bilemem. Neden geldim İstanbul'a..çok şarkı yapmış..
Kaplumbağa, ışığı görünce kalakalan şapşal tavşana demiş ki" önce kim gidecek evine" Tamam demiş tavşancık uzatmış uzun bacaklarını koşuya hazırlanırkeni kaplumbağa almış başını içeri." bak evimdey..
Şaha kaldırır bazen duygular. Vahşi bir kısrak gibi. Dolu dizgin. Savrulur saçların, aşkın rüzgarında, uçan yeleler gibi. Koşarsın özgürce sonsuz ufuklara. Bir merdiven daya..
Bir çocuk ağlıyor odanın karanlığında. Loş aslında günışıksız bir oda. Alıyorlar onu kutsayarak. Oğlan çocuğu. Nasıl ağlamasın ne çok ağladı onu doğuran kadın. Sancılar, sancılar. Uyudu kad..
Hava gibi, su gibi. Ekmeğim, tuzum gibi. Bir nefes çekimi hayat, bir yudum su, bir lokma ekmek banıp tuza yaşam veren güç gibi. Nasıl yaşanmazsa bunlarsız, sana can veren, anayı elç..
İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı" demiş Orhan Veli. Ben İstanbul'a geleli, yirmiş yıl olalı. Neden geldim İstanbul'a. Gel dediler geldim. Sevmesine sevdim. Tanıdım bir dolu insan. Sevd..