MB’ da birinci yılım… öyle böyle derken bir yıl doluvermiş işte… saatler… günler… aylar… yaz bulutları gibi.. bazen hiçbir iz bırakmadan hafifçe geçti zamanın üzerinde renkli bir tablo gibi... bazen ç..
Yarabbim..evin en küçügü olmak ne zordu..ekmek almaya gidilecek, ben..Bakkala gidilecek ben..kasaba gidilecek yine akıla ilk gelen ben.. ''Neden ben yaa.. neden ben..''derdim.Alla..
Biliyorum bazen bana kahkahalarla gülüyorsun... Bazen bir şeyler yapmak, olaya dahil olmak ve müdahale etmek istiyorsun... Biliyorum ki;geride kalıp seyirci olmak, seyirci kalmak tarzın de..
Birden; kapkara bir bulut olup sardılar gökyüzünü, Öbek öbektiler... Yani o kadar çoktular. Küçük bir çocuk, Çığlık çığlığa annesine gösterdi. "Bak anne bak!.....
Önceden eskiciler olurdu hani... eskileri alıp yerine yenilerini verirlerdi.. eskiler alıyoom.. demir alıyoom.. bakır.. aliminyum tencereler alıyoom.. eskici geldi eskici haaaan..
Henüz yaşamaya başlamıştı oysa Minik ERAY.. "Yaşam" denen çizginin üzerinde ailesi ile birlikte yürürken yakalandığı amansız hastalığın( LÖSEMİ) pençelerinden s..
İçimdeki o anlaşılmaz duyguyu artık anladım... Bu sabah gözlerimi açtığımda Seni terkediyordum. Karar vermenin hafifliğini önce içimde, ..
Sora sora Bagdat bulunurmuş.. biz de bulduk sonunda.. Eymir'in giriş kapısına geldik eşim kapıdaki görevlilere Milliyet blog toplantısının bag evinde oldugunu, plaka numaramızı önceden vermiş oldugum..
Bilmiyorum ki, Tanımıyorum seni... En çok ne acıtır canını? yalan mı, iftira mı, haksızlık mı? yalnızlık mı? Kim üzebilir, Ve ne ağlatabilir seni? sevdiğin mi? anne..
Yeni yıla, çok uzun bir zaman sonra başka bir yerde girecegim... Ege'de Aydın'ın Bozdogan ilçesinde.. Oralar benim için terapi gibi... ikinci memleketim diyorum oraya... huzur veren küçük sessiz bir i..