Şimdi geceleri üşüyorum Oysa korkmazdım gece yarısı çakan şimşeklerden Hiç fark etmezdi güneş doğmuş yada batmış Doktor neden yaşımı soruyor bilmiyorum Özlemiyorum çocukluğumun ser..
Ne sırtımda taşıdığım küfemdeki taş, taş Nede ayak bileğimdeki gülle, gülle oldu Yakınmadan süründüm sokaklarında amaçlarımın Ne nakış gibi işlediğim emellerim emel Nede uzatt..
Sonbaharımın hüzünlü rüzgarı dokundu dallarıma Bu sabah renklerinin rüyasından uyandım Kendimi gördüm aynasında eskiyen sevinçlerimin Kırların baharına çiçeklerine dokunamadığımı ..
Alışamadım çılgın şehirlerin kağıttan çiçeklerine, Bakıpta göremeyen açık gözlere, Yüreği yerine bedeniyle sevdalanan güzellerine, Beni Dünyaya değişen sevgililerine alışamadım.
Ve akıl dolandı yanılgının anaforuna Hayal alemi kulak, yansımalar göz yerine, Kalplerden geçip kirin okyanusuna döküldü sevgi Zihinde kaygılardan kara bulut toplandı ..
Şimdi gitmek sonsuza dek unutulmak zamanı Tam zamanı ıssız düzlükte geri bakmadan gitmenin Kalbinden kalbime uzanan görünmez bağın sökülüp Ardına düşmenin tam zamanı sensizliğin
Güzel Dalında güzel çiçek, Yolcu yolunda yönünde güzel Sevgi, gönülden gönüle ulaşınca, Aşk aşığa dönünce güzel. Güzel, görünce gönül gözüyle sevgili güzel. Ne..
Parmağımı tuttun kalabalık caddelerinde bu şehrin Çukurlarına düşüp kaybolmaktan korktun güpegündüz Sevgisizlikten korkup ceketimin altına saklandın İtilip kakılınca sen avu..
Ya ensemdeki baltaya kuvvet ver Yada başımın altından kütüğü al Bekleteceksen bıçağın sırtında beni Yüreğimi de yerinden söküp al Yüreğim sızlamasın hiç ol..
Herkes binmiş süpürgeden bir ata Havada yürüse, yerde uçsa yeridir Gözler hayal penceresi hakikat serap Ürkmez bile kor ateşten, dokunsa yeridir Hayra dönecek şerler çocuk bir göre..