Bir 23 Nsan daha geldi geçti. Türkiye'mizin Büyük Millet Meclisi'nin kuruluş gününü Büyük Atatürk çocuklara bayram olarak armağan etti. Çünkü biliyordu ki bir ülkenin iyi yetişmiş ve eğitilmiş çocukla..
Akşam, siyahın en koyu olduğu zamandı.O saatler, duyguların yoğunlaştığı andı. Sarmıştı mehtabı tül rengi bulutlar, Deniz masum bir kadın gibi, ama davetkar Rüzgar kıyamıyor..
1965 de eşim teftiş için Güney Anadolu'ya gidecekti. O zamanlar eşlerini pek götürmezdi müfettişler. Ama her şeye meraklı ben dururmuyum. Onun da işine geldi. Altı aylık hasrete de dayanamazdık zaten...
Doğa ve insanlar bütün zamanlarda yaradan tarafından bize emanet edilmiş, geçici bir armağandır. Erkeğiyle, kadınıyla, elele, saygı ve sevginin olduğu bir hayata ve dünyaya kavuşulduğu gün, zaten..
Yurdumda bir bebek doğanda, Benim yürek bin bir beşik. Bir evlat bir kurşun yese, Benim cismim delik, deşik. Kupkuru, ağlayan gözlerin, Vedasız giden sevgililerin, Kütükten..
Ah benim elleri kınalı kuzum. Anası gibi bahtı karalım. Ne vardı bu kar kıyamette hastalanacak. Ağlama yavrum ne olur. Canın yanıyor biliyorum ama anan ne yapsın. Dışarda kar kıyamet. Sanki benim yüre..
Mutluluk bazen yanıbaşımızdadır. Ama biz onu hiç göremeden yürür gideriz yaşamın akışında. Dünya var olduğundan beri, yılın üçyüz altmışdört günü kambur felek yeryüzüne iner, davul çalar, şarkı söy..
Gittikçe maddileşen günümüz dünyasında ve bir dolu kavram kargaşası arasında yine de insana ümit veren, yüreğinin yumuşacık alemine geçiş yaptıran iki kelime var. Sanat ve sevgi.İnsanlar doğanın bütü..
Terk ettiğim hayaller gibisin Düşünmek istemiyorum seni Tutup duygularımda saklanıyorsun Tam kurtuldum derken Gelip aklıma takılıyorsun. Düşünmek istemiyorum seni Ne gecenin si..
Gülün üstüne bir arı kondu. Çocuk arıyı sevmeye koştu. Arının bal yaptığını bilmiyordu, Arı korktu, çocuğu soktu.. Çocuk bir daha güllere hiç dokunmadı.... Deniz mavi, berrak sa..