İzin günüm. Ve ben bu caanım günde rahatsızım. İştahım yok yiyemiyorum. Zar zor yedim diyelim, anında zırrrr çıkarıyorum. Su mübarek su, kokusu da bir acayip! Maltepe'deyiz. İSKİ'ye gitmek zorun..
Hep böyle olmaz aslındahep böyle olur aslındaİstanbul'da saat on bir civarıeylüllerde eylül ortasındahüzün yağar dört yandansığınırsın senden önceçok önce müziğeklasik yetm..
Baba, dedi Elif Naz, yaşım bir buçuk; şu deniz, Adalar'a giden bu vapur, martılar ve onlarla oynayan, oynaşan rüzgar ve annem, dedi Elif Naz, çok güzel!Annem, dedi İbrahim Osman, annen, ..
Orada öylece köşede oturmuştun tek başına, bir sen. Deniz yanındaydı, martılar ve balıklar, aynı yalnızlığın gibi.Ötelerindeki masalarda insanlar adeta bağıra bağıra konuşuyorlardı, hepsi çok ..
Çok sıcak çok sıcak çok sıcak, ne yapmalı Eylül, hadi, söyle, neeeee!...Adalar' gitsek, bol bol yüzsek, ha!Çok iyi fikir Eylül, çok iyi, haydi giy mayonu, doğru Adalar'a!.....Bıra..
Eskiden misafirler, anneme babama gelirlerdi, evde olurdum, sessiz bir köşede. Şimdi misafirler, kızıma geliyorlar, yine evdeyim, sessiz
Yağmurun yanına rüzgarı koymazsam, eksik kalırım. Tersi de bende geçerli. Şu hayattan geçerli notu almak için az uraşmadım. Geçebildin mi? Yağmurken ıslak bir bakışa sahiptim. Ağaçların rüzg..
Kırkından sonra insan; bir, iki, üç giderken içerideyse dışarıya çıkmalı, dışarıdaysa içeriye girmeli. Bol bol soru sormalı. Ruh haline göre çorba içmeli, sebzenin ve me..
Boyoz yedim, evet. Kavak Yelleri'nden olmasın, ya da olsun; boyoz yemeden dönseydim İstanbul'a, İzmir eksik kalırdı bende. Ben, Kordon boyu yürürken sevdim İzmir'i. Kemeraltı bende olmasaydı..
Bakalım Duke Ellington dinleye dinleye bu güzel İstanbulum'da nereye varacağım?Duke demek, trene binmek demek, binip binip gitmek....Ben geçenlerde Sait Faik'in bahçesinde kaldım, öyle..