ABD, Suriye sınırımızda, -PYD ile birlikte- Türkiye aleyhine sinsi bir oyun oynuyor...

BU OYUNUN ESASI DA, BÖLGE PETROLÜNÜN, SURİYE'NİN KUZEYİNDE OLUŞTURULACAK KÜRT BÖLGESİNDEN GEÇİRİLEREK AKDENİZ'E İNDİRİLMESİDİR...

Bu durum, hem Türkiye'nin, bölge için ileriye dönük jeopolitik ve jeostratejik  gereksinimlerini karşılayacak planlarını bozacak hem de siyasi ve bölge petrolü konusunda iyi ilişkiler içinde bulunduğu Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'nin elini zayıflatacaktır.

Şimdi, oynanan oyunu daha iyi anlayabilmek için 6-7 ay öncesine gidelim...

24 Ekim 2014 günü, yazdığım bir blogda şöyle yazmıştım(1):

"ABD, Kuzey Suriye'de de, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi gibi bir yönetim kurmak istiyor. Böylece bölge petrolünün kontrol dizginlerini elinden bırakmak istemiyor...Kuzey Suriye'de oluşacak yönetiminin "tek halklı" ya da "çok halklı" olması ABD'yi pek ilgilendirmiyor...Ama, PYD ve PKK, bu yönetimin yalnızca "etnik Kürtlerden" oluşmasını; Türkiye ise, bölgede oluşacak yönetimin, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'nde olduğu gibi "çok halklı" olmasını istiyor."

Bu nedenledir ki, o günlerde IŞİD Kobani'ye saldırdığında ABD hemen devreye girmiş ve önceliği Kobani'nin IŞİD güçlerinden kurtarılmasına vermişti...Çünkü Kobani, ABD'nin, Kuzey Suriye'de oluşturmayı düşündüğü petrol koridorunun önemli bir stratejik noktası idi...

Diğer önemli stratejik noktalar ise, o sıralarda aralarında 80-100 Km. mesafe bulunan --doğudan batıya-- Cizire, Kobani ve Afrin'dir... Bu üç kantonun birleşmesinden oluşacak takriben 700 Km.'lik koridor da, Rojova bölgesidir.

Şİmdi ABD,  birbirine yaklaştırmaya çalıştığı bu üç bölgeyi --yani bölge petrolünü, doğrudan Akdeniz'e indireceği koridoru-- öteden beri Türkiye'nin de istediği "güvenlikli bölge" olarak gözlerinin içine baka baka Türkiye'ye kakalamaya çalışıyor...

Türkiye'nin istediği "tampon" ya da "güvenlikli bölge", yalnızca Kürtlerden  değil; Arap ve Türkmenlerin de beraber güvenliklerini sağlanacağı bir bölge idi. Oysaki şimdi, ABD'nin de göz yumması ile, PYD'nin  kontrolüne  geçen bölgelerdeki  Araplar ve  Türkmenler Türkiye'ye  göçe zorlanmaktadırlar...Amaç, bölgenin Kürtleştirilmesidir.

Şu sıralarda, yukarıda adlarını verdiğim üç Kürt kantonundan, doğudan batıya doğru Çizire ve Kobani kantonları birleşmiş görünüyor...Birleşen bu iki kanton, daha batıdaki Afrin ile birleşince, ABD'nin, bölge petrolünü doğrudan Akdeniz'e akıtacak petrol koridoru da tamamlanmış olacaktır...Türkiye'nin şaşkın bakışları arasında...

Umarım, ülkeyi yönetenler, Türkiye'ye oynanan bu oyunu görürler ve bozarlar... Eğer bu oyun, siyasi yollardan bozulamazsa, bana göre, Türkiye'nin, "sınır güvenliğini" öne sürerek, Arap ve Türkmenleri de içine alacak bir "güvenli bölge" tesis etmek için, daha önceki yıllarda "Kuzey Irak"a yaptığı gibi, Kuzey Suriye'ye de sınırlı bir "askeri harekat" yapmasıdır...

Türkiye, bu oyun karşısında sessiz kalmamalı ve bölgedeki gücünü göstermelidir...

cdenizkent