- Kategori
- Mizah
Acilen yazı yazmam lazım...
Sürekli peşimdeler.
Halimi sormayın hiç iyi değil; adliyede, karakolda, yolda, sakin bir deniz kenarında nerde olursam olayım bir düşüncedir peşimde.
Düşüncelerim düşüncelerimi kovalıyor. Bir kedinin kuyruğunu yakalamaya çalışması gibi. Mümkün mü yakalaması? Benim de değil.
Telefonum çalıyor.
Arkadaşım "nerde yazın?, aaa bak bugün de yazmamışsın, olmaz ki?"
"şey ama, ama.."
"valla iki kelimeyi bir araya getiremiyorsun, bir de blog yazarı oldum diye ortalığa çıkıyorsun. Bak bazıları beş saatte bir ne yazılar yazıyor…"
"yazacağım canım, bu hafta kaç gün eve gidebildim ki. Bu akşam gideyim söz yazacağım."
"Valla yaz artık. Açıyoruz sabah bilgisayarı, bakıyoruz; yok, yok yazmamış yine. Dört tane yazıyla iş bitti mi sanıyorsun? Gittiğin yerdeki bilgisayarda yaz, oralarda bilgisayar yoksa internet cafeye git. Yoksa satın al! Bizim de bir beklentimiz var yani, okuyucu kitlen olarak "
"Ne okuyucu kitlesi, ay daraltmayın beni."
İşte böyle.
Neymiş bu blog yazarlığı, bir sorumluluk duygusu yükledi omuzlarıma, atsan atamazsın, öylesine yaz desen yazamazsın. Arkadaşların peşini bıraksa, vicdanın bırakmaz.
O yüzden acilen yazı yazmam lazım…