Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Şubat '12

 
Kategori
Kitap
 

Aklından Bir Sayı Tut

Aklından Bir Sayı Tut
 

Hayatımda kitabın çok farklı bir yeri var. En çok kitap alırken keyif alıyorum mesela alışverişe çıktığımda ya da evimin en sevdiğim köşesi yüzlerce kitapla dolu kütüphane odam. Farklı bir kokusu, faklı bir albesini ama en çok da farklı bir tadı olduğuna inanıyorum kitapların. Her duyuya hitap edebilecek özel bir yanı belki de…

Bazen düşünüyorum acaba benim kadar keyif alan kaç kişi var diye okurken kitap!

 İşte bu düşünceler eşlik ederken dimağıma, John Verdon’dan  “Aklından Bir Sayı Tut” masamda blog sayfamda anlatılmak üzere öylece duruyor. Uzun zaman önce ilk çıktığı zamanlarda öncelikle kapağı ve sayların gizemini çağrıştırması dolayısı ile almıştım bu kitabı. Ancak daha aldığım hafta eşimin kulağı için gittiğimiz doktor; kitap okumayı çok sevdiğini belirtince muayenehane hediyesi olarak armağan etmiştim kendisine kitabı biraz da içim acıyarak. İçim acımıştı çünkü daha okuyamadığım bir kitap eksilecekti kütüphaneden, mutluydum çünkü paylaşmanın hazzını yaşıyordum kendimce, hem de muazzam bir büyüklükte… Muazzam bir hazdı bu çünkü bence dünya üzerindeki en değerli, en güzel armağandı kitaplar… Bende daha büyük mutluluk yaratabilecek bir armağan düşünemiyorum bile ki bu da sanırım eşimin işine geliyor biraz JNe de olsa kısa bir süre önce Sevgililer Gününü yaşadık ve eşim hiç zorlanmadı bana hediye seçerken!

Neyse konumuza dönelim.

İkinci kez geçen ay yeniden aldım “Aklından Bir Sayı Tut”u aklımdan bin bir soru geçerek. Acaba en çok satanlar listesini o kadar uzun süre meşgul eden ve benim bir türlü alıp okuma fırsatına erişemediğim bu kitap düşündürdüğü kadar nitelikli miydi? Bu ve benzeri sorularla başladım okumaya. Wawwww muhteşemdi desem haksızlık olur diğer okuduğum romanlara ama vasat kelimesi de tam anlamıyla haksızlık olurdu yazara ve kitaba. Keyif alarak okudum emekli ve zekice yöntemler izleyerek ulaştığı kanıtları başarı ile analiz eden bir dedektifin ekseninde geçen olaylar silsilesini. Tüm benzer türlerinde olduğu gibi yine bir kötü adam (seri katil) söz konusuydu elbette ancak bu kez  farklı yaklaşımı ve stratejik bakış açısı olan zeki bir kişiydi Bay Kötü adam.

Karakterlere gelince özellikle Dedektif Dave’in eşinin muhteşem zekası ve yorumlama gücünü çok takdir ettim.  Kısacası kitap beni tatmin etti ve hatta yazarın ikinci kitabını bir an önce alma isteği uyandırdı.  Farklı, okunası, insanı yoran ayrıntılarla boğulmamış, akıcı bir roman. Tavsiye ediyorum .

Tanıtım Yazısından:

“SENİ O KADAR İYİ TANIYORUM Kİ NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜ BİLİYORUM
Bir adam, posta kutusuna bırakılmış imzasız bir mektup alır.
Mektupta şöyle yazmaktadır: Aklından herhangi bir sayı tut 1 ila 1000 arasında herhangi bir sayı. Adam öylesine 658 sayısını tutar.
Not şöyle devam etmektedir: Sırlarını nasıl bildiğimi göreceksin küçük zarfı aç.
 

Aldıklarını geri vereceksin
Vermiş olduklarını aldığın zaman.
Biliyorum ne düşündüğünü,
Ne zaman uyuduğunu,
Nereye gittiğini,
Nereye gideceğini.
Seninle bir randevumuz var,
Bay 658.


Sıradanlıklara meydan okuyan, anında başınızı döndürecek ve ilgi çekici karakterlerinin kalp atışlarını tüm gerçekliğiyle hissedeceğiniz bir kitap
Aklından Bir Sayı Tut kolay kolay unutmayacağınız bir roman.”
 
  Yayıncı: KORİDOR YAYINCILIK

 

PINAR YEŞİLTAY SEVİM

15/02/2012

Buca/İZMİR

 

 

 
Toplam blog
: 65
: 1800
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

Biricik Sudelina'sının annesi, kitaplar ülkesinin sarışın prensesi, kocasının bir tanesi, İzmir/K..