BEN DÜNYANIN EN AKILLI İNSANIYIM

  "Bir kartal gibi doğup, bir tavuk gibi yaşayan ve kartallara özenip sonunda bir tavuk gibi ölen binlerce kartal var."

Çok uzun zaman önce büyük bir keyifle okumuştum "BEN DÜNYANIN EN AKILLI İNSANIYIM" adlı eseri. Aradan geçen zamanda bir kez daha geçmişti elime ve yeniden okumuştum, yine büyük bir keyif ve motivasyonla. Kendimi inandırdığım gerçeklerim olmuştu benim de Erdal Demirkıran'ın ki kadar iddialı olmasada. Bu gün kitaplar arasında gezinirken bir kez daha aklıma geldi ve paylaşmak istedim daha önce defalarca farklı kaynaklarda okumuş olsam da her seferinde yeniden okumaktan büyük haz aldığım aşağıdaki hikayeyi. Motive edici, akıcı ve keyifli:

Kitaptan Alıntı:

Bir kartal hikayesi

     Bir rivayete göre; dört tavuk, bir kartal yuvasına gidip bir yumurta çaldılar. Yumurtayı kümese getirdiklerinde, kümeste bulunan diğer tavuklar gördükleri bu yumurtanın çok büyük bir tavuğa ait olduğunu düşündüler. Zaman geçti, yumurtayı getirenler de unuttu, onlar da bu yumurtanın büyük bir tavuğa ait olduğuna inandılar.

     ...Bir anne bulundu yetim yumurtaya, kuluçka başladı. Kısa bir zaman sonra yumurta kırıldı. İçinden simsiyah kanatlı, ilginç gagalı tuhaf bir tavuk çıktı...Herkes çok mutluydu, böylesini ilk defa görmüşlerdi. Anne tavuk, dersler vermeye başladı yavrusuna: "Bak yavrum, yerden bulduğun böceği şöyle ye! Arpayı, buğdayı böyle yel". Anne tavuk her gün yeni şeyler öğretiyordu yavrusuna. Büyük tavuk annesinin her söylediğini yapıyordu. Tehlikelere karşı nasıl davranacağını jiajığretti annesi: "Bak yavrum, eğer kedi buradan gelirse aksi istikamete doğru kaç, şuradan gelirse buraya kaç..."

      Büyük tavuk büyüdükçe güzelleşiyordu. Oldukça uzun kanatları vardı. Ara sıra diğerleri onun kanatlarına bakmak için geliyorlardı...      ; > v j; ;*u

      Bir gün anne tavuk yavrusuna havadan gelen tehlikelere karşı kendisini nasıl savunacağını anlatırken büyük tavuğun gözü, gökyüzünden süzülerek korkunç bir ihtişamla geçiş yapan bir başka canlıya ilişti.

Anne bu ne? dedi büyük tavuk.

Ha o mu? O kartal yavrum, kuşların padişahı...

- Ne de güzel uçuyor!

- Evet yavrum! Ama sen sakın ona özenme. Asla onun gibi olamazsın! Sen bir tavuksun. Senden

önce baban, deden, amcan, hepsi ona özendi; ama hiçbiri onun gibi uçamadı... Sen bir tavuksun ve bir tavuk gibi yaşamalısın. ( Hayatımızda kimbilir kaç kez empoze edildi bize benzer sözcüklerle DUR! Sinyali)

     O günden sonra büyük tavuk, ömrü boyuncia arka bahçede kartalın ihtişamlı geçişini izleyip iç çekti... Ve her seferinde "Keşke ben de bir kartal olup uçabilseydim!" (Oysa o bir kartaldı!!!!) dedi. Yine bir gün siyah kanatlı büyük tavuk ihtişamlı kartalı izlerken ölüp gitti... Onu bir tavuk gibi defnettiler ki hakikatte ölen bir kartaldı.

     "Bir kartal gibi doğup, bir tavuk gibi yaşayan ve kartallara özenip sonunda bir tavuk gibi ölen binlerce kartal var."

İşte o kartal gibi doğup, tavuk gibi ölenlerden olmamak için, ufuk kazandıran, motive edici bir kitap okumak isterseniz işte bu kitap tam da size göre. Keyifli okumalar...