Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Şubat '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Anadolu Kağnısı / Bu Sevda Bitmez!

Anadolu Kağnısı / Bu Sevda Bitmez!
 

***Sarı-lacivert rengimiz...


Bu Sevda Bitmez, bir şarkı sözü ya da şiirden alıntı değil, bir belgeselin adı:

Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olarak, 10 yılını başarıyla tamamlayan, Aziz Yıldırım için hazırlanan belgeseli adı. O bir efsane başkan, başka eşi var mı dünyada bilinmez, tüm taraftarlar tarafından gerçekten sevilen ve takdir edilen bir başkan. Sevmeyeni de çok, en az seveni kadar, onlar da haklı olarak, sahip olamadıkları için.

Şimdi hemen bazılarının aklına gelecektir, o süre içinde iki kere gitti, geldi, diyen olacaktır. Doğrudur, nedenleri vardır, sonuç olarak daha uzun yıllar işinin başında olacaktır. En son yaptığı konuşmasında şu sözleri çok duyguluydu:

"Darağacında olsam bile son sözüm FENERBAHÇE olacak!"

Sadece sevmek yeterli değil elbette, çalışmak gerek, özveriyle, canla başla mücadele ederek, sözünün arkasında durarak, yılmadan ve hiçbir zaman kıvırtmadan.

Bu belgesel yarın FBTV'de yayınlanacak, ben de izleyeceğim, şimdiden haber vereyim, Anadolu Kağnısı'nda yüklerimden birisi o olsun...

*****
Bir diğeri, yine Fenerbahçe'den, Kaptanım Alex'im, o, bir Sezen Aksu hayranıymış. Evinde ve arabasında sürekli onu dinlermiş, hatta cep telefonunun melodisi bile Minik Serçe'nin bir şarkısıyımış. Ne de olsa benzeşiyorlar, biri SARI KANARYA, biri MİNİK SERÇE, ikisi de kanatlı, hem ikisi de mini minnacık.

Alex zekidir, bilir işini. Ben demiyorum, teknik direktör Zico diyor. Geldiğinden beri takıma katkıları, katacakları, tartışılmaz olarak onu en tepeye yerleştirdi, oradan hiç ineceğe de benzemiyor. Allah nazardan saklasın!

*****
Salı akşamı ATV'de bir film izledim, JAN JAN'dı adı. Kültür Bakanlığı'nın desteği ile, televizyon için çekilmiş bir filmdi, çoğunlukla dizi oyuncuları oynamış, izlediyseniz siz de çok beğenmişsinizdir. Kütahya'nın Gediz ilçesine bağlı bir beldede çekilmiş. Filmin üzerine söyleyecek tek bir sözüm yok, Türkiye'nin acı gerçeği olan ne varsa, vardı senaryonun içinde. Sonu da çok anlamlıydı.

*****
Dün akşam yine bir çok kanalda "Türbanın Geçmişini" izledik. Meğerse türbanın ilham kaynağı, Şule Yüksel Şenler'e kapanmasını telkin eden, Rotraut Scheer isimli bir Almanmış. Bir Türk ile evlenip müslümanlığı kabul etmiş. Türkiye'ye ziyarete geldiğinde herkes ona gıpta etmiş, çok beğenmiş ve "o yabancıyken örtünüyor, biz niye açık geziyoruz, demişler. Olay bu kadar basitmiş, anlayacağınız.

Neticede milyonlarca iffetli genç kızımız, tarihinde binlerce örnek alınacak Türk Kadını varken, al yazmalı, gül oyalı kadınlar varken, bir Almanın başını bağlama modelini örnek almışlar, ilginç... Şimdi rahibe kıyafeti, deyince niye kızıyorlar ki?

*****
Ey Milliyet Blog'un sevgili yazarları, artık eskiden olduğu gibi, canınız her çektiğinde, çıpıldak kadın resimlerini yazılarınıza ekleyemeyeceksiniz. Oh olsun! Başbakanım açıkladı, ne kadar rahatsız olduğunu ve bugüne dek, gazetelere hiçbir girişimde bulunmadıklarını, bu bundan sonra da bulunmayacağı anlamına gelmez, ayağınızı denk alın, dedi!

Tek, bu konuda destek veririm kendisine. İlk sayfaların hali ne o öyle, olmadık haberlerde baldır-bacak resmi. Ağzı yarı açık sarışın kadınlar, baygın baygın bakıyorlar.

Eskiden yıldız konulurdu en azından, şimdi o da yok, gökte yıldız mı kalmadı acaba, hepsini tükettiler mi? Bakın incir yaprağı da olabilir.

Etki tepkiyi doğuruyor efendiler, o resimler olmasa, belki de kara kara çarşaflar da olmayacak, beyaz çarşaflar olacak!

Ama benim favorim, her zaman, her yerde, SARI-LACİVERT... Şimdiden diktireyim bari, Allah gecinden versin, an gelir giymek zorunda kalırsak, hazır olsun!

"Ne dini simge, ne siyasi, benimkisi sportif simge," diye tuttururum.

Hadi bu kadar yetsin, yeniden kutlu olsun gününüz!

Sevgiyle kalın!
 
Toplam blog
: 480
: 2046
Kayıt tarihi
: 27.03.07
 
 

Üstkimliği ile insan, altkimliği yeterince kalabalık birisi; Eş, anne, öğretmen emeklisi. Doğa, H..