Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Temmuz '11

 
Kategori
Psikoloji
 

Anders Behring Breivik

Anders Behring Breivik
 

Bu adam akıllı mı, yoksa deli mi? Bence ikisi de değil. Bu başka bişey, belki üçüncü bir kategori? Adam adeta kendi kendini büyülemiş, bir nevi sihir veya büyü etkisi altında. İnsanlarda tabiaten, içgüdüsel olarak, şiddet, zalimlik, sadistlik, hırs, intikam, öç alma ve bu gibi duygular var. Daha da önemlisi bence insan ruhu veya beyni yapısal olarak etki altında kalmaya çok müsait. Genç olsun, yaşlı olsun, cahil olsun, eğitimli olsun insanları etkilemek eğer üsülünü, metodunu, püf noktasını, zayıf noktasını bulmuşsanız gayetle mümkün, hatta çok kolay. 

 

Düşünsenize Hitler’in etkilediği milyonlarca Nazi ve taraftarı hiç de cahil insanlardan oluşmuyordu. Bunların hepsi veya büyük çoğunluğu akıllı uslu, eğitimli, kültürlü, lisan bilen, klasik müzik dinleyen vs vs vs insanlardı. Ama bunlardan bir bölümü soğuk kanlılıkla milyonlarca Yahudiyi öldürmeyi planladılar, sonra uyguladılar ve diğerleri de bunu ya zımnen onayladı ya da sesini çıkarmadan izledi, itiraz etmedi, karşı çıkmadı, protesto etmedi, hatta yapılanların yanlış olduğu kanaatindeyim bile demedi veya demek cesaretini göstermedi veya dememeyi tercih ettin. Buyrun size milyonlarca eğitimli ve akıllı insanın nasıl davranabildiğine bir misal. Bunun tarihte başka misalleri de var ama uzatmak istemiyorum. 

 

Yukarıda verdiğim misaldeki insanlar delimiydi? Hayır. Aptalmıydı? Hayır. Eğitimsiz veya cahilmiydi? Hayır. Yaptıkları iş akıllıcamıydı veya akıllı bir adamın yapacağı işlermiydi? Hayır. Öyle ise bunu nasıl izah edeceğiz? Bence bütün bu insanlar güçlü bir telkin etkisi altında adeta büyülenmişlerdi. Bunu yapmak mümkün müdür veya kolaymıdır? Evet mümkündür ve kolaydır. Çünkü insan tabiatı, insan ruhu, insan beyni telkinlere açıktır (exposed) ve etki altında kalmaya çok müsaittir. Yeterki onların gururlarını okşayın, onlara paye verin, ümit verin, üniforma verin, madalya verin, iş verin veya vadedin, para veya makam verin veya vadedin vs vs vs. Bütün bunların içinde gizli bir menfaat ögesi var. İnsan oğlu menfaatlerine bağlı, menfaatlerine düşkün... bu malesef böyle... tabiaten böyle, içgüdüsel olarak böyle.... İnsanlara menfaat, hele göreceli olarak büyük menfaatler vadederseniz akıl dişı pek çok şeyi yaptırabilirsiniz veya kabul ettirebilirsiniz, en azından karşı çıkmamalarını ve sizi zımnen de olsa onaylamalarını sağlayabilirsiniz. Tabi sadece menfaat değil. Kıskançlık, intikam, öç alma, zalimlik, sadistlik, hatta kahramanlık, vatanseverlik gibi insan doğasında olan duyguları da iyi kaşır, kanatır, kurcalar, besler ve büyüterek kullanırsanız akıllı insanlara kolayca akıl dışı işler yaptırabilirsiniz. 

 

Anders’e gelince... Anlaşılan bu adamın yabancılarla belki müslümanlarla belki Türklerle ilşkili kötüanıları var. Bu anıların bazıları üstüste gelerek rezonans etkisi yapmış olabilir. Bu hatıralar bazı telkinlerle birleşerek çarpan etkisi ile çok büyümüş olabilir. Bu adam bu kötü hatıraları sürekli ve üstüste düşüne düşüne kendi kendine bir nevi büyü etkisi yapmış olabilir. Büyünün temel prensipleri de buna dayanır. Önce küçük bir fikir, bir zehir atarsınız insanın beynine. O küçük fikir sürekli tekrar edilerek, büyür büyür ve o insan ondan başka birşey düşünemez hale gelir. Burada “tekrar“ sihirli kelimedir. 

 

Ben psikolog da değilim, bu konularda uzman da değilim. Yazdıklarımda hatalar da, yannlışlar da olabilir. Yukardakileri bir iç dökme, boşalma, dertleşme veya sohbet gibi alınız lütfen. 

 

 
Toplam blog
: 326
: 941
Kayıt tarihi
: 10.03.11
 
 

Okullar: TED Ankara Koleji, ODTÜ, Bogaziçi Üniversitesi (Master) İş Hayatı: Philips, Anadolu Endü..