Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mayıs '07

 
Kategori
Mizah
 

Anneler günü anılarım

Anneler günü anılarım
 

Anneler günü benim için de özeldir. Netice itibariyle ben de bir anne aracılığıyla bu dünyaya gelmiş bulunmaktayım. Dünyaya gelmeme vesile olan anneme ben de her Anneler Günü özel hediyeler vermişimdir. Bunlar benden ziyade annem için unutulmaz hediyelerdir. Anneler Günü annemin en duygusal olduğu gündür. Yılın sadece bu gününde annem bana, "Ya bu tuhaf çocuğu gerçekten ben mi doğurdum?" gözüyle bakmaz.

İşte 10 yaşımdan itibaren Anneler Günü hediyelerim.

1974 Kendi İmalatım Mendil: Anneme kendi ellerimle imal ettiğim gül desenli bir mendil hediye etmiştim ki annem ağlamıştı. Mendilin kumaşını babaannemin eteğinin popo kısmından kestiğim anlaşıldığında ev karışmıştı tabii. Sanıyorum kesme işlemini babaannem bahçeyi sularken yapıyor olmam ayrı bir tahrik unsuru olmuştu. Babaannemin yaptığım operasyonu semt pazarında öğrenmiş olması da ayrı bir facia idi.

1976 Bakkal : Şimdi bakkal hediye edilir mi diyeceksiniz ki o da şöyle gelişti. Bendeniz annem evde benden hediye beklerken ben hediyeyi almak üzere bakkala gitmiştim. Hediyem kolonya olacaktı. Bakkalımızın büyük bir kolonya bidonu vardı. Kolonyaları oradan şişelere doldurup satardı. Bakkal çok sert bir adamdı. İçeri kalabalıktı. Kolonyayı benim doldurmamı söyledi. Kolonya kibrit kutularının yanındaydı. İlkokulda öğretmenim pamuğa döktüğü kolonyayı kibritle yakarak bize bir deney göstermişti. Şimdi o deneyin daha büyük çaplısını yapma imkanım vardı. Yaptım. Bakkaldaki patlama sonrasında bakkal ile birlikte eve gitmiştim. Annemin dört bileziği ile bakkalın zararı ödenmişti.

1978 Hulusi Kentmen: Evet ben o sene anneme Hulusi Kentmen'i hediye ettim. Annem Hulusi Kentmen'e aşıktı. Bizim mahalledeki Açık Hava Sineması'nda hep Yeşilçam esintileri vardı. En çok da Hulusi Kentmen'li filmler oynardı. Efendim bendeniz o yıl anneme sinemadan aldığım içinde Hulusi Kentmen'in olduğu film şeritlerini hediye ettim. Tabii bu hediyeden sinema işletmecisinin haberi yoktu. O akşam film benim koparttığım yerinde takılıp kalınca mahalledeki tüm kadınlar tarafından sabaha kadar kovalanmıştım.

1980 Renkli Televizyon: Elbette o yıllarda henüz Türkiye'de renkli televizyon ve renkli yayın yoktu. Hayal gücü işte. Anneme renkli televizyon hediye ettim. Annem geçti heyecanla televizyonun karşısına. Ekran rengarenkti ama hareket yoktu. Bir süre sonra benim evdeki televizyonu sulu boya ile boyadığımı anlamıştı. Sulu bir hediye olmuştu.

1990 Ruh: Ruh da hediye edilir mi demeyin. İnsan istedikten sonra sevdikten sonra yapamayacağı şey yoktur. Annem ve halam her gece ruh çağırırlardı. Anneler gününde çarşafa girip perdenin arkasına saklandım. Bunlar rahmetli dedemi çağırıyorlardı. Perdenin arkasından aniden fırladım. O gece hem perde hem de annemin ödü kopmuştu.

1995 Telefon: Hayatımın en anlamlı hediyesiydi. Eve telefon bağlatmıştım. Annem çok mutlu olmuştu. Üstelik telefon ücretsizdi. Dört ay sonra telefonu komşunun hattından çektiğim ortaya çıkana kadar ailem çok mutluydu.

2000 Takma Diş: Annemin dişleri takmadır. Ağzındaki dişlerin artık gevşediğinden şikayet ederdi. Babamla köye gitmiştik. Dönüşte ona takma diş getirmiştim anneler günü hediyesi olarak. Annem çok duygulanmış ve mutlu olmuştu. Tabii anneannem köyden dönene kadar.

2007 Ortopedik Yatak: Anneme bugün çok istediği ortopedik yatağı hediye olarak verdim. Güle güle yatsın. Bu tür yataklar çok pahalı. Yatağı alabilmek için bir yakınımın kredi kartını kullandım. O yakınımın annem olduğunu söylememe gerek var mı bilmiyorum. Şu an duyduğum çığlık sesine bakılırsa annem kredi kartının cüzdanında olmadığını fark etmiş olmalı...





 
Toplam blog
: 179
: 2576
Kayıt tarihi
: 21.01.07
 
 

Barışa ve kardeşliğe inanıyorum. Türkiye'nin yaşadığı tüm sorunların kardeşlikle çözümlenebileceğ..