Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mayıs '13

 
Kategori
Siyaset
 

Apo masum; ben katil olabilir miyim acaba?!!

Apo masum; ben katil olabilir miyim acaba?!!
 

Son zamanlarda, Apo hakkında ülkemde bilinçli bir şekilde estirilen siyasi rüzgarlara baktıkça; kendi kendime düşünüyorum; nicedir… Apo masum; ben katil olabilir miyim acaba?!!

Hani adamın, taaa 1978’de, Diyarbakır Bismil'de başlayan hikayesini bilmesem, kendimden şüphe etmeye devam edeceğim de!... Allah’tan, 35 yıllık gazete ve kitap koleksiyonları; duruyor ortalık yerde!...

Ben katil değilim ama… Korkarım bu gidişle, Apo, demokrasi kahramanımız olmak üzere!...

Hani… Ben kimim? Burası neresi? Bu yaşananlar, hangi ülkede? Diyesim geliyor ama!… Ne yazık ki, bu kahreden manzara, benim ülkemde, Türkiye’de gerçekleşiyor; kabullenmesi, öyle hiç de kolay olmasa da…

15 Ağustos 1984’te düzenlenen Eruh ve Şemdinli saldırılarının emrini ben mi verdim acaba?!! Diye sorduğumda kendime… “ Ne münasebet! Tabi ki sen vermedin. “ diyor; iç sesim bana…

Peki, özellikle 1993 yılında, Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda bir Kürt Ayaklanması çıksın diye, ben yırtmış olabilir miyim kendimi?!! Hayır... Olamaz!... Çünkü o zaman ben, sadece üniversite öğrencisiydim!...Ya da Bekaa Vadisi’nden, ben tehdit etmiş olabilir miyim acaba ülkem Türkiye’yi? Hafızam çok güçlüdür… Hiç sanmıyorum!

Bingöl’de 33 erimizin şehit edilmesi emrini kim vermişti? Irak’la, İran’la, Suriye’yle işbirliği yaparken PKK; acaba o örgütü ben mi; yoksa Apo mu yönetiyordu?!!

Peki binlerce askerin, polisin şehit olmasına ben sebep olmuş olabilir miyim; bu ülkede?!! Sayısız öğretmen, doktor, hemşire ve ebe; bu ülkenin toprakları üzerinde, bu ülke için hizmet ederken, canı pahasına; bu ülkeyi beklerken vatan evlatları; onca insanın kanına ben girmiş olabilir miyim acaba?!! Haaa!... Ne dersiniz?

Hayır! Hayır!... Sadece merakımdan soruyorum… Yoksa, ben de biliyorum tabi ki, bütün bu soruların doğru cevabını…

Demek, bu ülkede, demokrasi kahramanı olmak için, kan dökmek gerek! Demek,  binlerce ülke vatandaşının, Türk Milleti ferdinin canına kıymak, halkım için, hiçbir anlam ifade etmiyor olsa gerek!…

Çık özür dile… Helallik iste… Oldu da bitti maşallah!... Nur topu gibi bir demokrasi kahramanımız oldu işte!... Başka söze ne hacet!…

Kürt köylerini, korucu mezralarını basan PKK, kimin emirlerini yerine getiriyordu acaba?

Türk Ordusu’nun er, erbaş, subay ve astsubayı, şehit olurken; kuş uçmaz, kervan geçmez dağlarında yurdumun; mayın tarlalarında kolları, bacakları koparken korucunun, şehit olmuş evladına gözyaşı dökerken Türk Anası’nın; yanında Apo mu; yoksa onunla savaşanlar mı vardı?

Bu ülkenin, şehidine, gazisine ödemesi gereken bir vatan borcu yok mu? Bu ülke, teröre binlerce şehit verirken; Apo, demokrasi kahramanlığı yapmakla mı meşguldü?!!

Bu gidişle, Apo, bu ülkeye bakan da olur, başbakan da!… Hatta, cumhurbaşkanı bile!... Şehidine, gazisine sahip çıkamayan bir milletin başına; belanın, müsibetin bin türlüsü gelir çünkü.

Evet… Barış, hepimizin temennisi… Evet… Akan kanın durması, hepimizin ortak derdi… Evet... Yeni, beyaz bir sayfa açalım ama... Geçmişte yaşadıklarımızı da unutmadan... Bugünün hatırına dünümüzden bir kalemde vazgeçmeden... Evet... Bu ülkede barış, herkese lazım... Ama bunun yolu, bu milletle alay etmek değil… Geçmiş 35 yılda tüm yaptıkları ortalık yerde dururken; kanlı bir terör örgütünün liderini, demokrasi kahramanı ilan etmek değil…

Sözlerimi haksız bulan, beri gelsin. Bu ülke, Apo'nun oyuncağı değil… Herkes aklını başına alsın.

Not: Yazıda kullanılan görsel internetten alınmıştır.

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..