Artık "Duygu"suzuz

Kadının Adı Var: Duygu

Kadınlara ilk seçme-seçilme hakkı veren bu ülkeye,ne oldu da bugün, bu ülkenin meclisinde çok az kadın yeralmaktadır?Batı ile doğu arasındaki gelişmişlik farkını salt din ekseni üzerinden yorumlamak doğru olmaz.Hristiyan ülkelerin,İslam ülkelerinden bugün daha ilerde olma nedeni herne kadar "din faktörü" ile ilgili ise de, salt bu eksende tanımlamak eksik ve yanlış olur.Bunun yerine köylülükten kentliliğe geçebilmiş ülkelerle, halen köylü ülkeler diye bakacak olursak, kentli olmuş ülkelerde, gelişmişlik ile kentlilik arasında bir doğru orantı olduğunu farkederiz.Öyle ki, İsviçre'de bir köy ile Türkiye'de bir köy arasındaki fark da her açıdan çok yüksektir.Türkiye gibi, köylülükten kentliliğe geçememiş ülkelerden bir özelliği de erkeklerinde daha bir "övünme", kadınlarında ise gündelik ve sosyal hayatta bir "dışlama" sözkonusudur.Öyleya, eğer Endülüs'e bakacak olursak,kadınlı-erkekli İspanyol eğlencesi,sadece erkeklerin kendi aralarındaki yaptığı Arap eğlencesinden, çok daha "izlenelisi"dir.Atatürk bunu, çok önceden görüp, kadınların da gündelik hayatta sözsahibi olması için, o zamanlarda bazı Avrupa ülkelerinde olmayan, kadına seçme ve seçilme hakkını,kadınlarımıza verdi.Ancak bugün,buna paralel olarak kadınlarımız sayıca fazla olması gerekirken azlar.Duygu ASENA da bu noktada devreye girdi ve olması gereken kadın haklarını savundu.Bunu savunmak, maço kültüre sahip ülkelerde zordu, ama o yılmadı ve Türkiye'nin "dişi" yüzünün bir temsilcisi oldu.Yazdığı kitaplar satış rekorları kırdı ve çeşitli dillere çevrildi.Kadınların da arzuları olduğunu, erkeklerin yapabileceği birçok işi kadınların da yapabileceğini "hatırlattı".Kadınlara sosyal haklar tanıyan bu "ilk" ülke olduğunu hatırlattı.Buna ise bence kadınlar kadar -belki daha da çok- biz,erkekler minettar olmalıyız.Bu noktadan sonra ise, "feminen Türkiye" açısından sanırım iki şey olacağa benzer:Ya Duygu kendi açtığı bu alanda "efsanevi bir kimlik" olarak yalnız ve tek başına sonsuza kadar varolmayı sürdürecek ,yada hayatımıza olmak isteyen ve gelecekte olacak olan yeni "duygu"lar için bir ilham kaynağı olacak.