Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '12

 
Kategori
Deneme
 

Aşk kavuşamamanın ta kendisidir!

Zaman her şeyin ilacı mı değil mi? Bazımız bu soruya evet bazımız ise hayır cevabını verir. İlacıdır ama zaman bir tek gönül yarasına ilaç olamaz. Aşk… Namı değer aşk…

Aşk çok güzel ve mutluluk verici bir olay olmasına rağmen kimi kişilere acı çektirir aşk. Zaman geçer ama o yaralı kalp hep yaralıdır. Ne zaman olursa olsun kalp unutmaz aşkını. İnat eder adeta unutmamak için. Zaman ise bu inatçılık karşısında hiçbir şey yapamaz, sarıp kapatamaz kalpteki yarayı.

İnsan ilk aşkını hiç ama hiç unutamaz derler. Unutanlar vardır elbet. Ama unutanlar âşık olduğunu sanan kişilerdir. İlk aşk unutulur mu hiç? Yürek yangını geçer mi? Âşıkken hem de sırılsıklam âşıkken, vazgeçmek zorunda kalmak öldürür insanı. Vazgeçmek ve dönüp gitmek… Arkana bakmak isteyip de bakamamak… Arkanı döndüğünde onun üzülüşünü görmeyi istememek. İlk aşkının başkasının olacağını bile bile gitmek. Bunlar insanın kalbinde derin bir yara açar. Her gün içi içini yer insanın. Her an onu düşünür, her saniye adını hatırlar. Şarkılar da şiirler de arar onu. Yaşanılan her saniye kişi için bir ömürdür sanki.

Aşk… Aşk insanı ölüme götürür. Yataklara düşer aşkını kaybeden. Onu bir daha görememek, ona bir daha dokunamamak, sarılamamak daha da kötü yapar insanı. Ama buna rağmen pes etmeden hala onu; aşkını düşünür. Geçirdikleri günleri, ayları, hatta yılları… Bir gün pat diye çıkıverir ilk aşkı karşısına. Ne yapacağını şaşırır. Kişi ilk aşkını bulmuş ve az da olsa ümit vardır belki döner diyerek konuşsa da, artık köprünün altından çok sular akmış, her şey bitmiştir. İlk aşkının bir başka bir sevdiği vardır. Kişinin yıllardır içinde büyüttüğü aşkı bitiresi gelir ama yapamaz bir anda. Nasıl yapsın ki zaten yıllardır yapamadığı şeyi bir günde hiç yapamaz. Ama yine de konuşmaya devam eder aşkıyla. Bu sefer pişmanlıklardan ama (o kahrolası zaman var ya bir de pişmanlıkları silemez işte)… Meğer aşkı da ona âşıkmış meğer o da pişmanmış. Deliler gibi âşıklar birbirlerine ama ne fayda onların yolları ayrı. Birisi çok hasta ölüme bir kademe daha yaklaşmış diğeri ise nişanlı. Ama kişi en sonunda der ki; “ bu dünya da kavuşamadık biz ama dilerim Allahtan ahrette buluşalım”.   

İşte aşk böyle bir şeydir. Çoğu şeyi güzeldir ama bir de acı bir yürek yangınıdır. Aşk bile bile vazgeçmektir. Aşk hasta olup sevdiği için yataklara düşmektir. Aşk pişmanlıklarla dolu yıllardır. Aşk sevdiğine kavuşamayacağını bilip ahreti beklemektir.      

Evet, aşk kavuşamamanın ta kendisidir…

 
Toplam blog
: 22
: 933
Kayıt tarihi
: 29.03.12
 
 

Ön lisans mezunu, çalışmıyor, Aydınlı ve Aydın da ikamet etmektedir. Kitap okuyup denemeler yazma..