Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mart '11

 
Kategori
Eğitim
 

Atanamayan öğretmenlere çözüm bulundu!

Her geçen yıl atanamayan öğretmenler arasına on binlerce yeni aday öğretmen ekleniyor. YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, 274 bin öğretmen adayının bulunduğunu belirtiyor. Bu rakamın mevcut kadrolu öğretmen sayısının yarısına denk geldiği düşünüldüğünde durumun ne kadar kronikleştiği de ortaya çıkıyor. Bununla birlikte her yıl yapılan öğretmen atamaları o yıl mezun olan öğretmen adaylarından daha az kalıyor. Aday öğretmen sayısı her geçen yıl azalmıyor, çoğalıyor…

Bu tablo karşısında üniversitelerin öğretmenlik programlarında kontenjanların artırılmamasının isabetli bir karar olduğu da görülüyor. Fakat bu karar en fazla birikmenin durmasını sağlayabilir. Birikmiş adayların eritilmesi içinse başka tedbirlerin alınması gerektiği aşikâr…

Dün Bilkent Üniversitesi'nde toplanan Ulusal Öğrenci Konseyi Olağan Genel Kurulu'nda üniversitelerin öğrenci konseyi başkanlarıyla bir araya gelen YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, bir soru üzerine işsiz öğretmenler için bir çözüm önerisi getirdi. YÖK Başkanı Özcan, okul öncesi öğretmenliği yok satarken sınıf öğretmenliğinin ihtiyaç fazlası olduğunu belirterek, sınıf öğretmenlerinin bir yıllık eğitimle ihtiyaç duyulan öğretmenlik branşına çevirebilecekleri önerisini getirdi.
Nereden nereye… Bir dönem, değil eğitim fakültesi mezunu farklı fakülte mezunlarının sınıf öğretmenine çevrilerek sınıf öğretmenliği ihtiyacı karşılanmaya çalışılmışken, şimdi sınıf öğretmenleri başka branşlara çevrilerek ihtiyacın karşılanması düşünülüyor.

Okul Öncesi Öğretmenliği Yok Satıyor Mu?
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, okul öncesi öğretmenliğinin yok sattığını söylüyor ama rakamlar hiç de öyle söylemiyor. 2010 Aralık öğretmen atamalarında 2.308 gibi ciddi bir sayıda okul öncesi öğretmeni atanmasına rağmen minumum puanın 68’de kalması, atanmayı bekleyen okulöncesi öğretmenlerinin de birikmeye başladığına işaret ediyor. Dahası 2010 Aralık sözleşmeli öğretmen atamalarında 1.216 okul öncesi öğretmeni kontenjanına 6.451 aday başvuru gerçekleştiriyor. Aynı dönemde 2.291 kontenjanlı sınıf öğretmenliğine ise 5.096 aday başvuruyor. Bu rakamlar işaret ediyor ki artık okul öncesi öğretmenliği yok satmıyor. Her yıl 2 binin üzerinde adayın açıköğretim sistemi ile eğitilmek üzere okul öncesi öğretmenliği programına alınması birikmeye katkı sağlıyor olabilir. Her ne kadar okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması süreci devam ettiğinden okul öncesi öğretmen ihtiyacı devam edecek olsa da artık yok satmayacağı da görülüyor…

Gerçekte Hangi Öğretmene İhtiyaç Var?
Gerçekte ihtiyaç olmasına rağmen birikme olmayan öğretmenliklerin başında rehber öğretmenliği ve özel eğitim/zihinsel engelliler öğretmenlikleri geliyor. Öyle ki son verilere göre 24 bin civarında rehber öğretmen ihtiyacı bulunuyor. Peki bu açık devşirme sınıf öğretmenleri ile kapatılabilir mi?

Özel eğitim/zihinsel engelliler öğretmenlikleri bir yıllık ek eğitimle kısmen devşirme sınıf öğretmenleri tarafından yürütülebilir. Fakat rehber öğretmenliğinin bir yıl ek eğitimle devşirilecek sınıf öğretmenleri ile yürütülmesi mümkün değil. Zira psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri bir ders anlatma etkinliği değildir. Daha da önemlisi üniversitelerin sınıf öğretmenliği programları içeriği ile rehberlik ve psikolojik danışmanlık programlarının içeriği arasında çok ciddi farklar bulunmaktadır. Bu farkın değil 1 yılda 2-3 yılda bile kapatılması çok mümkün değildir.

Biriken Öğretmen Adayları İçin Neler Yapılabilir?
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’ın bu öneriyi getirirken herhangi bir art niyet taşımadığından eminim. Bu önerinin, kronikleşen bu sıkıntıdan dolayı duyulan üzüntünün etkisi ile çözüm adına bir şeyler yapma refleksi ile yapılmış olabileceği kanaatindeyim. Fakat ifade ettiğim açılardan dolayı böyle bir yaklaşım anlamlı görünmüyor, uygulanabilir olmadı gibi etik de olmasa gerek…

Bununla birlikte çözüm adına birkaç öneri getirilebilir. Emekli aylığı almaya hak kazanmış öğretmenlerin neden emekli olmadığı da irdelenerek, emekli olmaya özendirilecek düzenlemelerin yapılması hiç de azımsanmayacak bir kontenjan oluşturabilir. Bu yönde yapılacak düzenlemelerle emekli aylığı almaya hak kazanmış öğretmenler emekli yapılarak aday öğretmenlerin önü açılabilir.

18. Milli Eğitim Şurası kararlarında da yer aldığı gibi, eğitimdeki özel sektör desteklenerek istihdam alanları oluşturulabilir. Mili eğitim bakanlığının öğrenci başına yaptığı harcamanın yarısının bile özel eğitimi desteklemek adına öğrencinin okuyacağı kuruma aktarılması, özel okul açmaya yönelik özendirici ve kolaylaştırıcı önlemlerin alınması öğretmen istihdamını artırabilir.

Sinan ÇAĞIRAN
Psikolojik Danışman | Rehberlik Uzmanı
www.EgitimHaberim.com

 
Toplam blog
: 157
: 12370
Kayıt tarihi
: 22.08.06
 
 

1996-2000 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü, Psikolojik Danış..