Ba-şa-ra-ca-ğım

Başarı genel olarak insanların ulaşmak istediği güzel bir şeyi yapabilmesi veya varmak istediği bir hedefe ulaşabilmesi olarak tanımlanır. Başka bir deyişle kişinin başlangıç noktası ile ulaştığı yer arasında aldığı yoldur başarı. Peki, gerçekte nedir başarı? Başarılı olmak hepimiz için aynı şey midir acaba? 

Küçük bir bebek için ayakta durabilmek, bir öğrenci için sınıfını iyi geçmektir başarı. Kimine göre iyi bir evlilik yapmak, kimine göre iyi evlatlar yetiştirmektir. Güzel olan her şeyi sevmek, herkesteki iyiyi görmektir belki de… Peki ya sizin için başarı nedir? En son ne zaman sordunuz bu soruyu kendinize?… Hayat mücadelesi içinde belki de en önemli şey, sizin hayatı kendi gözlerinizle görebilmeniz ve sizin için neyin önemli olduğuna karar vermenizdir. Başkalarının ne yaptığı ve ne düşündüğü değil, sizin ne düşündüğünüz ve hissettiğiniz önemlidir. Bu hayatın size ait olduğu ve bu yolculuğu sizin tek başınıza yapmanız gerektiği bilincinde hareket ederek özgür iradenizi güçlendirip kim olduğunuzu keşfetmenizdir. Daha sonra en önemli şey de hayalleriniz için korkusuzca hareket etmek ve her zaman bu gücü kendinizde bulabilmenizdir. Cesaret hayallere ulaşmak için yanımızda olması gereken ilk arkadaşımızdır. Çünkü hayallerimize giden yolda bizi engelleyebilecek olan en önemli şey korkularımızdır. Cesaret dediğimiz şey de aslında korkunun kontrol edilmesi ve korkuya rağmen karar verip harekete geçebilmektir. Cesursanız başarısızlık imkânsızmış gibi görünür gözünüze; ya da umursamazsınız sonuçları, o işi yapmaktır önemli olan. 

Kurtuluş Savaşı sırasında Mustafa Kemal bu bilinçte olmasaydı eğer, korkusuna yenik düşüp onca insanı ateşlemeseydi ne olurdu sizce? Atatürk bir karar verdi. Buna önce kendi inandı, ardından arkadaşlarını ve bütün bir milleti elde edilecek başarıya inandırdı. Ne istediğini biliyordu ve istediği şeyi elde etmekte tereddüt yaşamadı. Bir şey yapmak istediğinizde “Ben bunu yapacağım, ” demelisiniz önce. “Yapmaya çalışacağım, olmaya çalışacağım” demek kararsızlık ifadesidir ve sizi korkutup engeller. O zaman mutlaka birileri de gelip size “Bunu yapamazsın, sonunu getiremezsin.” dediklerinde de sizin geri adım atmanıza neden olacaktır. Yaşanılan kararsızlık kimilerini tetiklese de genelde insanları en çok engelleyen durumdur. 

Uzun yıllar İngilizce öğretmenliği yapmış ve mesleğine aşık biri olarak, geçen yıllarda bir arkadaşımla birlikte alıştırma kitabı hazırlamaya karar verdik ve hiçbir olumsuzluğu aklımıza getirmeden yaklaşık iki yıllık yoğun bir çalışma sonunda kitabımızı bitirdik. Sıra yayınlatmaya gelince o zamana dek tek bir şey bile söylemeyen pek çok kişi “Bunu bastıracaksınız ama ya kimse beğenmezse, ya kitaplarınız elinizde kalırsa o zaman ne yapacaksınız!” diye söylendiklerinde bir an kararsızlık yaşadık arkadaşımla. Ya onlar haklıysa, onca emek onca heves ne olacak diye düşünmeye başladık. Sonra ben hayalimdeki tek şeyin iki oğlumun dışında kızım olarak nitelendirebileceğim ve üzerinde ismimin olduğu bir kitabımın olduğunu hatırladım ve sonuçları göğüsleyebileceğime inandım. Nihayet arkadaşımla kitabımızı bastırdık ve hiç pişman olmadık. Aradan altı yıl geçti ve binlerce öğrenci ondan faydalandı. Yaptığım en güzel şeylerden biriydi, başarımdı! 

İşimizde, evimizde, her nerede ne iş yapıyorsak, doğruluğuna inandığımız bir şey yapacağımızda ilk adımı hemen atmalı ve gerekeni yapmalıyız. Başarı hedefe doğru yürümekse eğer, önce büyük hayalinizi gözünüzde canlandırın, ona ulaşmak için hedefler belirleyin ve bu hedefleri gerçekleştirmek için stratejiler oluşturun. Durmayın, korkularınızı rafa kaldırın ve kendinizi yapabileceğinize inandırın! Olumlu düşünün ki hayatınızdaki her şey de olumlu olsun. 

Haydi, hayatta hak ettiğiniz yerde olabilmek ve başarıya ulaşabilmek için Marş Marş!! 

Gülinaz Aktaş İngilizce öğretmeni ve Yaşam Koçu